Bugun...



Kumluca'da Kahrolsun İsrail Sloganları

Kumluca'da Mil Diyanet Sen tarafından organize edilen Basın açıklaması ve Dua Organizasyonu, Cumhuriyet Meydanı'nda gerçekleştirildi. Filistin'li kardeşlerimizin verdiği haklı mücadelenin yanında olmak ve Gazze halkına destek vermek için düzenlenen basın açıklaması ve Dua proğramına Kumluca'lılar büyük ilgi gösterdi.

facebook-paylas
Tarih: 28-10-2023 21:21

Kumluca'da Kahrolsun İsrail Sloganları

Kumluca'da Mil Diyanet Sen tarafından organize edilen Basın açıklaması ve Dua Organizasyonu, Cumhuriyet Meydanı'nda gerçekleştirildi. Filistin'li kardeşlerimizin verdiği haklı mücadelenin yanında olmak ve Gazze halkına destek vermek için düzenlenen basın açıklaması ve Dua proğramına Kumluca'lılar büyük ilgi gösterdi.
Konuşmacı olarak Mil Diyanet Sen Kumluca İlçe Başkanı Hüseyin Erdoğan'ın katıldığı proğram, Eski Camii İmam Hatib'i Adil Soytürk'ün Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başladı.
Mil Diyanet Sen Kumluca İlçe Başkanı Hüseyin Erdoğan, yaptığı konuşmaya Besmele ile başladı.

 

 

Erdoğan; " Dğerli basın mensupları Kıymetli Mescid-i Aksa  Murabıtları, Gönlü Yaralı Mescid-i Aksa sevdalıları,
Bir asırdan uzun bir süredir Siyonist işgalci çetenin Filistin halkına ve topraklarına yönelik uyguladığı sistematik işgal ve katliam devam etmektedir. Topyekün bir soykırım hedefiyle hareket eden işgalci siyonistler, her geçen gün işgali genişletmekte, ilk kıblemiz Mescid-i Aksa'yı necis postallarıyla kirletmekte, bu kutsal beldenin kutsiyetini hiçe saymakta ve adeta bütün bir İslam alemine meydan okumaktadır.
Filistin halkı, soykırım ve işgal karşısında meşru müdafaa hakkını kullanarak kendi topraklarını,
vatandaşlarının canını ve İslam ümmetinin izzetini ve şerefini korumaktadır. Her gün şehit vermesine
rağmen, direnişi cephe cephe büyüten Filistin halkının şanlı direnişini selamlıyoruz. Biliyor ve inanıyoruz
ki mazlumiyet değil, direniş erdemdir! Erdemli Filistin halkının haklı mücadelesinde muvaffak olması
için dualarımızı gönderiyoruz. Yüce Allah yardımcıları olsun, onları muzaffer kılsın!
Filistin halkı, yalnızca kendi topraklarını savunmamaktadır. İslam ülkelerinin izzetini ve şerefini de savunmaktadır. Hal böyleyken Müslümanların resmi-sivil tüm unsurları ekonomik, askeri ve manevi olarak Müslüman kardeşlerinin yanında yer almalıdır. Filistinli Müslümanlar, işgale karşı direnişlerinde yalnız bırakılmamalıdır.
Siyonist çete, işgal ettiği Filistin topraklarından defolmalıdır. İşgalci çeteyi, gelinen aşamada katliamcı ve işgalci uygulama ve politikalarından vazgeçmesi, Gazze'ye uyguladığı ambargoyu kaldırması, ve yeni bir katliama girişmemesi konusunda uyarıyoruz. Müslümanlar olarak Filistin'i, Başkenti Kudüs olan, Doğusu ve Batısıyla bölünmez bir bütün ve İslam'ın mukaddes toprakları olarak görüyoruz. İslam Dünyasını, işgal altında olan ilk kıblesi için bütün ayrılıklarını bir kenara bırakmaya, Filistin'e sahip çıkmaya ve kardeşlerinin yanında durmaya davet ediyoruz. Unutulmamalıdır ki Siyonizm, İslam Dünyasının bağrına saplanmış zehirli bir hançerdir.
Müslümanlar olarak bir kez daha en yüksek sesle haykırıyoruz ve diyoruz ki; canımızla, kanımızla, malımızla ve evlad u iyalimizle ilk kıblemiz Mescid-i Aksa'nın ve Müslüman kardeşlerimizin yanındayız.. Filistin'in ve Mescid-i Aksa'nın özgürlüğüne giden her meşru eylemin yanındayız ve destekçisiyiz. Bu yolda üzerimize düşen her türlü fedakarlığı yapmaya hazırız.

Filistin halkına selam olsun!

Kahraman mücahitlere selam olsun!

Direnişe ve dirilişe selam olsun!

Korkunuzdan kara harekatına girişemeyip, durmadan sivil insanları bombalamakla kaybettiğiniz itibarınızı toplamaya çalıştığınızın çok iyi farkındayız. Ama bu da bir yerde bitecek ve siz acı gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalacaksınız. O gün çok yakındır. Bu gün aydınlığa en yakın olduğumuz karanlık vaktidir. Eteğinizdeki son taşları bitirdiğiniz zaman asıl o zaman sizi göreceğiz. Şu anki pervasızlığınızın halkınızın ve askerinizin moralini düzeltmek, içini soğutmak için, yer ile yeksan olan itibarınızın düzelmesi için olduğunu çok iyi biliyoruz. Bu saatten sonra ne yaparsanız yapın, artık kartondan bir kaplan olduğunuzu biz biliyorduk da bütün dünya da görmüş oldu. Siz bir korkaklar ordususunuz. Allah'ın izniyle kitabınızda geçen "kuzeyden gelen ordu" Sizi bir gün gelecek, yer ile yeksan edecek. Bekleyin, biz de bekliyoruz.
Fakat o güne kadar bazı şeyleri de bizim düzeltmemiz gerekiyor: Birincisi Emperyalist Batı'nın dayattığı ve adına Uluslar arası Sistem/Toplum dediği yapıdan bu güne kadar İslam coğrafyasının lehine bir tek karar çıkmamıştır, çıkmayacaktır. Lehte karar çıkması şöyle dursun, aldıkları tüm kararların neredeyse tamamı İslam Coğrafyasına kan ve göz yaşından başka bir şey getirmemiştir. Bugün Gazze'de Filistin'de yaşananlar ilk kez yaşanmıyor... Bu gidişle son kez de yaşanmış olmayacak. Bir sorun, onu doğuran düşünce yapısı ya da sistemle ÇÖZÜLEMEZ... Artık bu konuların açıktan dillendirilmesi gerekmektedir.Bu güne kadar bizi oyalayan, hatta Batı'yı ve İsrail'i koruma altına alırken İslam ülkelerini tuzağa çeken ne kadar NATO gibi, Uluslar arası Ceza Mahkemesi, Cenevre Anlaşması gibi  oyalayıcı ne kadar Uluslar arası teşkilat varsa ayrılmalıyız. Filistin halkı, İslâm dünyasında dahi yalnızdır. Hiçbir yaptırım gücü olmayan sivil protesto grupları dışında Filistin üzerinde yoğunlaşmış nitelikli bir destek yoktur. Artık İslam Ülkeleri Birliği Modeli gibi bir birliğin oluşturulması, Birliğin oluşturacağı Savunma Kuvvetlerine bağlı Barış Gücü'nün ivedilikle kurularak, İslam coğrafyasındaki işgal ve kriz bölgelerine sevk edilebilir hale gelinmesi ve bunun başını da Türkiye'nin çekmesi gerekmektedir.. Nerede mazlum ve mağdur bir ülke varsa dinine bakmadan hâmisi, savunucusu olunmalıdır.
İkinci düzeltilmesi gereken konu ALGILARIMIZDIR. Bir kez daha görüyoruz ki algı yönetimi, Batı ve İsrail'in askeri müdahaleleri kadar yıkıcı hale gelmiştir. Öyle ki olaylar, mazlumu zalim, zalimi mazlum olarak algılatacak şekilde çarpıtılmış durumdadır.
Öncelikle sorunun FİLİSTİN SORUNU olarak değil, bütünüyle İslâm dünyasının hatta dünyanın "SİYONİZM SORUNU" olarak tanımlanması gerekmektedir. İsrail sorunu, BM kararları, uluslararası hukuk çerçevesinde ve tarihi gerçekler ışığında çözümlenecek bir sorundur. Ancak, sorunun böyle ele alınmasının önündeki en büyük engel, söz konusu gerçeklere duyarsız bir Batı ve İslam kamuoyudur. İsrail'in çıkarları ile örtüşen bu duruma birilerinin merhamete gelerek son vereceğini beklemek ne kadar yanlış ise, sadece Filistin'in askerî veya diplomatik olarak fonksiyonel bir karşılık vermesini beklemek de o kadar yanlış olacaktır.

Çözüm İslam Dünyası'nın fonksiyonel ve nitelikli dayanışmasında düğümlenmektedir. İsrail'in stratejisine, fonksiyonel bir strateji ile karşılık veren bir İslâm dayanışması teşkil edilmelidir. Batı ve İsrail, karşısında bu keyfiyeti kazanmış bir muhatap olarak topyekûn İslâm dünyasını bulmadıkça, çözüm de olmayacaktır. Yaşananların vebalini İsrail ve Batı kampına yüklemek yetmez. İslâm dünyası neden bu keyfiyeti kazanamamaktadır? Karşımızdaki en ağır sorun da budur. Bu iki sorun aşılmadan başka çözümler aramak beyhude birer çaba olmaktan öteye geçememektedir.
Bugün Filistinli bir kardeşten şöyle bir çağrı geldi: "Tüm Araplara ve Müslümanlara duyurun, bizim gıyabi cenaze namazımızı kılmasınlar. Filistin halkı diridir, ölü olan sizlersiniz." Bu kardeşimiz ne kadar haklı değil mi? Belki de onlar bizim gıyabi cenaze namazımızı kılmalılar. Belki de bizim dirilmeye ihtiyacımız vardır olamaz mı?
Buradan Siyon-Haçlı İttifakı'na sesleniyoruz,
EY SİYON-HAÇLI İTTİFAKI!
Adına medeniyet diyerek kurduğunuz Haçlı-Siyon İttifakı insanlık geçmişinin en zalim ve en karanlık tarihidir. Yıkılsın bu kanlı medeniyetiniz. Yerin dibine batsın sizin insanlığınız. Yetmiş beş yılda yok edemediğiniz yetimliğin üstüne hep birden çullanışınız kahrolsun. Eşitlik, özgürlük, kardeşlik ve tiksinti veren riyakarlığınızın abidesi olarak diktiğiniz sisteminiz, cehennemin dibine batsın. Afrika'dan Asya'ya emdiğiniz insan kanlarıyla semiren bedenleriniz ateşlerde kavrulsun. Son Filistinli yetimi boğmak için sıraya giren güruh, size diyorum; ey zulmün, şiddetin, haramın ve hilenin yuvasını Olimpos'a kurmuş olan fitnenin torunları. Dünyayı yaşanmaz kılan fesat tohumları. Hz. İsa'yı çarmıha geren sahtekârlar. Şeytanın safina katılıp, Hz. Musa'ya isyan eden firavunun son kalıntıları. Hz. Zekeriya'yı, Hz. Yahya'yı hunharca öldüren katiller. Cehennemin yakıtı zalimler. İnsanlığın yüz karası caniler. Bebek bedenlerini parçalayıp alkışlayan azgın maymunlar. Besininiz, oksijeniniz, havanız, suyunuz kan, ekmeğiniz kan, adaletiniz kan, özgürlük vaadiniz kan, eşitlik anlayışınız ve yalan dolu sözleriniz kan, insanlıktan anladığınız kan...
Size de sesleniyoruz ey Batı, ey Amerika: Lanetli dediğiniz aşağılık yaratıkları topraklarınızdan sürüp, İslam beldelerine atınca onlarla iş birliği yaptınız. Çünkü, onlarla kimyanız, mayanız aynı. Birlikte el ele verip Afganistan'da, Libya'da, Yemen'de, Bosna'da, Cezayir'de, Somali'de, Irak'ta, Suriye'de, Myanmar'da, Filistin'de böldünüz, parçaladınız, yaktınız, yıktınız. Doğu Türkistanda
Sizin dünyanız insanlığın değil haydutluğun, vahşiliğin ve katilliklerin dünyası iken, gerçek soyunuzu saklamışsınız insanlıktan. Bu da sizin başka bir sahtekarlığınız. Siz Ebu Cehillerin, Nemrutların, Firavunların, Karunların izinden hiçbir zaman ayrılmadınız, insanlığın yüz karasısınız siz..!
Allah'ın ve tüm yarattıklarının laneti, onlarca yıldır insanların evlerini başlarına yıkanların, bunu alkışlayanların, eziklerin, ırkçıların ve sesini çıkarmayanların üzerine olsun. Cehennem çukurlarına atılsın sizin adaletiniz. Her taşın altından engerek yılanları gibi zehirli, pis dilini çıkaran sinsi İngiliz olanlarınızın kanlı elleriyle Ortadoğu'nun kalbine yerleştirdiğiniz Peygamber katilleri, yetmiş beş yıldır cinayet işledikçe hepiniz alkışladınız, işgal ettikçe yeni silahlar verdiniz, insanları evlerinden çıkarıp zindanlara attıkça desteklediniz, şimdi de yetim Filistinlileri tamamen yok etmek için kocaman ağızlarını açan timsahlar gibi topunuz birden saldırıyorsunuz. Şeytandan bile daha ırkçı oldunuz, Allah sizi kahretsin. Adına medeniyet diyerek kurduğunuz Haçlı-Siyon İttifakı, insanlık geçmişinin en zalim ve en karanlık tarihidir. Mazlum milletlere karşı kurduğunuz bu ittifakınızı Allah paramparça etsin...!

Yapılan konuşmalar, bazen 'KAHROLSUN İSRAİL, KAHROLSUN SİYONİZM, KAHROLSUN EMPERYALİST DEVLETLER VE YAŞASIN ZALİMLER İÇİN CEHENNEM' sloganlarıyla kesildi.
 Burada bir konununda onemini vurgulamak isyiyorum.
BOYKOT ONEMİ çok büyük, Filistinli kardeş lerimizin üzerine atılan bombalarda katkımızın olmasını istemiyorsak israil mallarını, boykot etmemiz gerekir. Yapılan boykotlar israil mallarının yarı yarıya düşmesine neden olmustur. Ne kadar düşürseler de, bir müslüman, İsrail mallarını asla almamalıdır" dedi.
Tören alanında ellerinde dövizlerle kadınlar dikkat çekerken, küçük çocukların da Filistin ve Türkiye Bayraklarını sallamaları ve beşli  bir grup oluşturarak şiir okumaları proğrama renk kattı.
Proğram, Yaraş Camii İmam Hatib'i Fatih Sametoğlu'nun yaptığı dua ile son buldu.
Mehmet ALPTEKİN / KUMLUCA

 

 







Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KUMLUCA Haberleri

YAZARLAR
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
HABER ARA
HABER ARŞİVİ

En sevdiğiniz sosyal medya platformu hangisidir?


SON YORUMLANANLAR
nöbetçi eczaneler
YUKARI YUKARI