Şimdi gene garabet bir genelge daha çıkartmışlar, covit tanısını koyan hastane takibini yapan sağlık müdürlüğü raporunu aile hekimi verecek. Biz de görmediğimiz hastaya rapor veremeyeceğimiz için covit pozitif hastayı tüm hastalarımız içinde hastalığı yayması için sıra bekletmek, temas etmek ve temas ettirmek zorunda kalıyoruz.

Hele bir de 65 yaş üstüne kronik raporlu ilaçların artık eczanelerden reçetesiz alınmayacağı, aile hekimine gelip yazdırmak zorunda olduklarını düşününce, bir de bu hastalar o duyarlılık ve risk altındayken covit pozitif tanısı konmuş rapor alacak kişilerle yan yana düşününce insanın "filyasyonu niye yapıyoruz madem bu kadar düşüncesiz vurdumduymaz idarecilerimiz var bunlar için buna değer mi?" diyesi geliyor.

Bir de işin hukuki boyutu var, düşünün bir başka doktorun koyduğu teşhise göre biz hiç yorum yapmadan rapor vereceğiz ve bu kişinin idari adli tüm sorumluluğunu alacağız. Olması gereken covit -19 tanısını koyan hekimin raporunu düzenlemesi değil midir? Nerde görülmüş başkasının teşhisine başka bir doktorun hele bizim gibi olayla ilgili olmayan birisinin rapor vermesi?..

Hem bu hasta hastalığı, buraya gelen bebeklere, gebelere bulaştırsa bunun sorumluluğunu kim alacak? Diyelim bize veya ebemize bulaştırdı, biz kendimize test yaptıramadığımız için biliyorsunuz sağlık çalışanlarının test yaptırması yasak ancak ölüm döşeğinde kalkamayacak durumdaysak test yapılıyor…  % 70 hiç farkında olmadan hastalığı kapıp tüm hastalarımıza yayabiliyoruz ve hastalarımızı, ailelerimizi korumak için hasta olup olmadığımızı, taşıyıcı olup olmadığımızı test bile yapamıyoruz…

Zaten hasta olup yatsak maaşımızın yarısı kesileceği için hasta olmayı da göze alamıyoruz. İşin bir boyutu da bu zaten… Ne garabet bir durumsa diğer tüm kurumlar hiç işe gitmediği halde, ek ücretleri ile beraber maaşlarını tam aldığı halde, eğer hasta olan sağlık çalışanı ise aldığı rapor maşından kesiliyor…

Hem covitli hastayı bile bile, bizim hayatımızı hastalarımızın hayatını riske ata ata yanımıza kontrolsüz olarak göndereceksiniz hem de "hastalığın ilerlemesini durduruyoruz" diyeceksiniz,  sizce bu mantıklı mı? Sonra da doktor, ebe hasta olduğu zaman maaşını keseceksiniz, onu daha mağdur hale getireceksiniz…

Bir kural koyarken bu angarya mı, o zaman aile hekimine yükleyeyim diye bakmadan önce bu karar ne gibi sonuçlar doğurur, bunu hesaplamak lazım diye düşünüyorum. Bir de işin sistem kısmı var. Bazen sistemden veya yanlış girmekten doğan sonuçlar yüzünden covitli hastaya rapor veremiyoruz ve hasta saatlerce aile sağlığı merkezinde beklemek zorunda kalıyor.  Bu bekleme sırasında doktorla daha sık beraber olup hastalığı bulaştırıyor, bekleme salonunda daha çok hasta ile muhatap olup hastalığın bulaşmasını sağlıyorlar…

Bu genelgenin biran önce değiştirilip, covitli hastaya teşhisi koyan hekimin rapor vermesi sağlanmalıdır yoksa biz bu hastalığı bu kafa ile hiç bir zaman önleyemeyiz.

(Ozanca sağlık mobbing politika kitabımdan)