Bugun...


Aile Hekimi Dr. Ozan UZKUT

facebook-paylas
HEKİME ŞİDDET VE TABİP ODASI YAKLAŞIMI
Tarih: 15-07-2020 15:36:00 Güncelleme: 15-07-2020 15:36:00


Hekime şiddet konusunda da tabip odalarının hiç bir şey yapmadığı sadece davalar sırasında avukat verdiği aynı avukatı sağlık müdürlüğünde beyaz kod uygulandığında verdiğini çok da işe yaramadığını bir de basın açıklaması yapıp olayı kınadığını biliyoruz. Peki şiddet konusunda Tabip Odalar başka ne yapabilir, geçmişte ne yapıyordu, bunun üzerinde durmak istiyorum.


Benim de yönetimde bulunduğum sıralarda biz bir hekim şiddet hattı oluşturmuştuk. Bu Türkiye'de ilk bizim odamızda başlamıştı, hatta merkez konseyi nasıl yaptığımızı merak edip bizim odanın temsilcisi olarak beni merkez konseyi hekime şiddete sıfır tolerans gurubuna alıp aynı uygulamayı kendileri de yapmak istemişti ama aynı fedakarlığı gösterecek hekim bulunamadığı için çoğu yerde güdük kalmış ve uygulanamamıştı. Bunu uygulayan tek oda bizim Antalya Tabip Odamız olarak kaldı. Biz yönetimden uzaklaşınca da artık aynı şekilde yapılmadığı için de işlevini yitirdi. Bu uygulama ile Antalya'da üniversite hariç şiddet önlenmiş, artık hekime şiddet gösteren kişi iki defa düşünür olmuş, şiddete uğrayan hekim yanında odanın gücünü hissettiği için çok daha hızlı toparlanmış ve görevini çok daha iyi yerine getirmiştir. O zamanlar şiddete uğrayanlar mutlaka tabip odasının şiddet hattını ararlardı, şiddete uğrayıp arayan arkadaşlar hatırlayacaklardır.


Peki nasıldı uygulama? Şiddete uğrayan kişi hekim şiddet hattını aradığı zaman yönetim kurulundan bir kişi çoğunlukla ben hemen işi bırakır avukatımızı arar ve şiddete uğrayan arkadaşımızın yanına giderdik. Öncelikle varsa sağlık sorununu hallettikten sonra hekim arkadaşlarımız ve olayın şahitlerini de alır, odanın arabası ile yetmezse kendi arabalarımızla en yakın karakola gider ifadelerimizi -ki ilk ifadeler çok önemlidir- avukatımızın eşliğinde ve odanın yönetim kurulunun manevi desteği ile verdirirdik. Şiddet gösteren kişiyi, hekimi tehdit de ettiği için can güvenliğinin tehlikede olduğu savıyla mutlaka tutuklatıp en 24 saat bazen de 72 saat gözaltına alınmasını sağlardık. Daha sonra işin savcılık aşamasında gene avukatımızla beraber ifadelerini verdirip ondan sonra tüm olayın takibini oda avukatımız ve yönetim kurulumuz tarafından üstlenir, en ağır cezanın verilmesini sağlardık. Aynı zamanda idare ile konuşup şiddet gören arkadaşımızın fiziksel travmalarının yanı sıra ruhsal tedavisinin yapılmasını sağlar, sağlam ve sağlıklı bir şekilde görevine dönmesini sağlardık. Bu işlerle uğraşırken aile hekimliğinde çalışan arkadaşlarımın da çok desteğini görmüştüm. Keza sağlık müdürlüğü de destekler ve şiddetin önlenmesi için mesaiyi aksatmama göz yumardı. Onlara da bu vesile ile tekrar teşekkür ederim.


Şiddet gösteren kişilere en çok o karakolda tutuklu kaldıkları 24 saat ve 72 saat koyardı. Şimdiki yasalar olmadan biz bunu uygulamaya koymuştuk. Şimdiki yasalarla bu çok daha kolay ve uygulanabilir. Yeter ki buna vakit ayıracak gerekli fedakarlıkları yapacak yönetimler tabip odasına gelsin. Uygulama kolay görünse de çok fedakarlık istiyor, bu fedakarlığı gösteremeyecek olan da zaten yönetime aday olmasın.


Üniversitede başarılı olamamıştık bu uygulama ile çünkü Akdeniz Üniversitesi'ne her yerde büyük beklentilerle hasta geliyordu, çoğunun beklentileri karşılanamıyor ve bu yüzden şiddet gösteriyordu. Şiddeti önlemek için maaş alan güvenlik görevlileri hekim korumaktan çok idarecilerin angaryalarını yerine getiriyordu. Onlarla da mücadele etmek zorunda kalıyorduk.

ŞİDDET ANCAK BİRLİKTE SAVAŞIRSAK VE FEDAKARLIK YAPARSAK ÖNLENİR, YOKSA SIRANIN SİZE GELMESİNİ BEKLER DURURSUNUZ.

(Ozanca sağlık mobbing politika kitabımdan)





FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
HABER ARA
HABER ARŞİVİ

En sevdiğiniz sosyal medya platformu hangisidir?


SON YORUMLANANLAR
nöbetçi eczaneler
YUKARI