Geçen Nisan ayında sürekli olmamakla beraber kısıtlı sokağa çıkma yasakları yaşadık, bu sene ise tüm kısıtlamalar nerdeyse kalktı gibi, sadece hafta sonları ve saat 21-05 arası yasak var, her şey serbest, acaba geçen Nisanla bu Nisan arasında bir fark var mı? Gerçekten biz artık kısıtlamaları kaldırmakla iyi yapıyor muyuz, bir karşılaştırma yapmak istedim, aynı gün olması sena özen göstererek bir tarih seçtim, 7 nisan tarihini…

7 nisan 2020 test sayısı 20.023 vaka sayısı 3892 vefat sayısı 76
7 nisan 2021 test sayısı 302.108 vaka sayısı 54.740 vefat sayısı 276

Geçen sene en büyük sorunumuz hatırlarsanız elimizde yeterince test kiti olmaması idi, hatta sağlık çalışanlarına vaka sayısını yükseltirler, onlara rapor verirsek sağlık çalışmaları aksar gerekçesi ile test yapamıyorduk, herkes öyle kolayca test yaptıramıyordu. Ancak şüpheli vaka koronanın tüm semptomlarını gösterirse test yapılıyor, test yaptırmak nerdeyse karaborsaydı, ya yüksek ücret ödeyerek özel hastanelerde ya da çok ağır  hasta olduğumuzda test yaptırabiliyorduk. Pozitiflik sayısı test yaptıranlara göre hemen hemen aynı olması, ancak resmi vefat sayısındaki bu artış o kadar önlemin ve bir yıldan beri yaptığımız hiç bir uygulamanın işe yaramadığının göstergesidir.

      Yani bir yıldan beri otuz üç bin kişi ölmüş, onca insan işsiz kalmış, onca iş yeri kapanmış, sağlık çalışanları benzer ülkedeki çalışanlara göre 10 kat fazla hayatını kaybetmiş, 65 yaş üstü- 20 yaş altı ev hapislerinde çürümüş, okullar kapanmış eğitim aksamış, çocuklarımız akranlarına göre geri kalmış, insanların psikolojileri bozulmuş, intiharlar artmış, zengin daha zengin, fakir daha fakir olmuş, geri dağılımı iyice bozulmuş, her türlü demokrasi, hukuk, özgürlükler askıya alınmış, halk para cezalarından fiyat artışlarından iyice fakirleşmiş,dolar iki katına faizler üç katına enflasyon beş katına çıkmış ama sonuçta bir arpa boyu yol kat edememişiz.

İnsan o zaman soruyor "niye biz de Brezilya gibi yapmadık"… Keşke biz de sanki korona yokmuş gibi yaşasak, yukarıdaki sıkıntılara katlanmasak, ölen ölür kalan sağlar bizimdir desek, parası olan tedavi olsa olmayan ölse, sonuçta Brezilya'dan hiç bir farkımız yok hatta nüfusa oranla karşılaştırma yaparsak biz çok daha kötü durumdayız.

Peki bundan kazançlı çıkan kim, onu araştırdığımızda en başta kazançlı olan karını katlayan meşhur yandaş beş müteahhit çünkü onlar her durumda paralarını aldılar, salgınmış, olağan dışı durummuş, halk perişanmış düşünmediler. İkincisi para ile para kazananlar, parasını dolarda faizde tutanlar iki katı üç katı zenginleştiler… Üçüncüsü bazı üst düzey bürokratlar hem dört beş yerden maaş almaya devam ettiler hem de memura işçiye % 5-8 zam yapılırken onlara % 35-50 arası zam yapıldı, artık çok zenginler sınıfına atladılar.

Ayrıca salgın bahanesi ile bütün gösteri ve yürüyüşlerin yasaklanması, zaten kötü yönetilen ekonomiye salgın kılıfının uydurulması ile günah keçisi yapılması, bu arada istediği gibi yaşam şeklinin halka dayatılması, istediği sansürü uygulayıp istediği kişiyi hukuk ve kanun tanımadan uzun süre göz altına alması da iktidarın en büyük kazancı…  Kaybeden mi, sizce?

(Ozanca sağlık mobbing politika kitabımdan)