‘’İktidar her alanda dibe vurdu’’
İYİ Parti Antalya Milletvekili Hasan Subaşı; hükümetin durmadan gündeme getirdiği sözde hukuk reformlarıyla ilgili ‘’Yargıyı elinde tutmak, yönlendirmek isteyen baskı kuran bir de Cumhurbaşkanı var ki hukuk ve adaleti sağlamak artık hiç mümkün değildir’’ dedi. İktidarın sadece hukuk sistemi değil, her konuda dibe vurduğunu söyleyen Subaşı, ‘’Yeniden demokratik parlamenter sistemi kurmak zorundayız’’ dedi.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Adalet Bakanlığının 2022 yılı Bütçesi görüşmelerinde partisi adına konuşan Antalya Milletvekili Hasan Subaşı, uygulanmakta olan tek adam sistemini eleştirerek; ‘’Ne zaman ki Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçtik ve damat, paranın başına geçti, önemli bir kırılma yaşadık. Dünya, ‘bu hükümet sistemi hukuk ve demokrasi istemiyor. Eldeki para denetlensin istemiyor!..’ diye düşündü. Ve olanlar oldu yatırım yapılır ülke olmaktan çıktık’’ dedi. Subaşı, ekonomik sıkıntıların temel nedenlerinden birinin Demokrasiden uzaklaşan sistemi gören yabancı sermayenin kaçışına neden olduğunu da anlatarak, şöyle devam etti:

‘’Sermaye kaçtı ve ilk yıllarda size güvenen sermaye, 2018'de kesildi. İktidar hemen önlem olarak ‘biz de hukuk var işte reformları yapıyoruz’ dese de kimseyi inandıramadılar. Hatta sizin tüm yol arkadaşlarınız kötüye gidişi dillendirmek zorunda kaldı.

Sizin reform dediğiniz tüm ilkeler mevcut müktesebatımızda zaten var ama yargıyı elinde tutmak yönlendirmek isteyen baskı kuran bir de Cumhurbaşkanı var ki hukuk ve adaleti sağlamak artık hiç mümkün değildir.

İktidar ne yapsa, Batı ve sermaye inanmıyor, o zaman biz ekonomistiz bakın kitabını yazdık diyerek Merkez Bankası operasyonlarını sürdürdü, yetmedi kurtuluş savaşı veriyoruz dedi. Oysa 100 yıl önce şanla şerefle tarihe nakşettiğimiz tek bir kurtuluş savaşımız vardır’’

Herkes Türk Parasından kaçıyor
Yabancı sermayenin ülkeye girmemesi yüzünden Türk parasının kaybettirmeye devam ettiğini dile getiren Subaşı; ‘’Bugünlerde iç kamuoyu da hiç inanmaksızın Türk parasından kaçmaya başladı. Bu da ikinci kırılma noktası ve dibe vuruş!.. Türk parasını koruma kanununa göre TL'yi korumakla görevli Cumhurbaşkanı paramızı pul etmiştir.

Bugün Cumhurbaşkanının en başlıca görevlerinden birisi, 1567  sayılı Türk Parasının Kıymetinin Korunması Hakkındaki Kanuna göre Türk parasını korumak ama Merkez Bankası inadından, faiz sebep enflasyon sonuç; biz bunu böyle biliyoruz inadından dolayı felakete gidiyoruz ve göstergelere göre de artık Türkiye’nin güven verme imkânı da kalmamıştır. Türk parasına da şu geçtiğimiz on beş yirmi gün içinde yüzde 30 değer kaybettirdik , geçen yıldan bu yana yüzde 100 değer kaybettirdik.  Türk parasını korumakla görevli Cumhurbaşkanı “Bunu ben biliyorum, bu uygulamayı ben böyle yapıyorum.” deme hakkına sahip olmamalı. Liyakat sahibi bilenlerin ve bağımsız Merkez Bankasının bu kararları vermesi gerekirken “Hayır, ben bunun en iyisini bilirim.” dediğiniz zaman dışarıyı ikna edemezsiniz. Bugün olanlar nedir, Türkiye’de olanlar? Artık iç kamuoyunu da ikna edemez hâle gelmiştir.

Cumhurbaşkanımız, ormanları korumakla görevlidir, en başlıca görevi. Çevreyi ve yaşam şartlarını korumakla görevlidir; huzuru, güveni, birliği, güvenliği sağlamakla görevlidir ama Cumhurbaşkanımız, ülkenin rotasında doğru düzgün gitmesini sağlaması gerekirken rotadan çıkaran kişi olmamalıdır.’’ dedi.

EYT ve 3600 ek göstergede sözler tutulmadı

EYT sorunu, 3600 ek gösterge meselesi başta olmak üzere, emekli ve açlık sınırında çalışan milyonlara verilen sözlerin yıllardır tutulmadığına dikkat çeken Antalya Milletvekili Hasan Subaşı,  ‘’Toplum borçlu ve yoksullaştı şimdi Meclis’te görüşülen teklife 5. Yargı paketi diyorsunuz. İcra daireleri iş yükünden çalışamaz hale gelmiş, siz paketinizde icra dairelerinin sayılarını arttırıp düzenleme yapıyorsunuz ve bunun adına ‘reform paketi’ diyorsunuz. Esas olan borçtan kurtarıp toplumun refahını sağlamaktır. Çiftçi ve üretici perişan bahçeler sökülüyor. Elma, portakal, nar, buğday, arpa yıllardır 1,5 - 2 TL aynı fiyat ama aldığımız gübre bir yılda üç kat mazot 2 kat arttı ve milyonlarca dönüm arazi ekilmiyor köydeki genç nesil şehirlerde iş arıyor’’ diye konuştu.

İktidarın reform yapma konusuna inanmadıklarını sözlerine ekleyen Hasan Subaşı, Türkiye’nin bir felakete doğru gittiğini artık iktidarın kabul etmesi gerektiğini hatırlatarak, ‘’Bu sistemden hiç zaman kaybetmeden kurtulmak yeniden demokratik bir parlamenter sistemi kurmak zorundayız. Adına hizmet dediğiniz Cezaevleri ve icra iflas dairelerinin arttığı bir Türkiye yakışmıyor’’ dedi.