BAKSİFED tarafından yapılan basın açıklamasında "Enflasyon muhasebesine üretim, yatırım ve istihdamı destekleyecek vergi reformuyla birlikte geçilmelidir" denildi. Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"Reel sektör temsilcileri olarak enflasyon muhasebesine geçiş çağrılarımızın nihayet karşılık bulacak olmasından memnuniyet duyuyor ve uygulama tebliğinin yayınlanmasını bekliyoruz. Bu konuyla ilgili bir kanun değişikliği teklifi de halen TBMM gündemindedir. Bu vesileyle enflasyon muhasebesine geçilmesi beklentimizden asıl maksadın vergi adaletinin sağlanması, en adaletsiz vergi türlerinden birisi olan enflasyon vergisinden vazgeçilmesi, reel sektörün öz sermayesinin fiktif-kazanç vergisiyle erimesinin önüne geçilmesi olduğuna dikkat çekmek istiyoruz.
Yüksek enflasyon ve maliyet artışlarının 2 yılı aşkın süredir devam etmesine bağlı olarak fiyatlama davranışlarıyla birlikte işletmelerin mali tabloları da bozulmuş, finans yönetimi zorlaşmış, vergisini düzenli ödeyen kayıt içi reel sektör işletmeleri fiktif veya olmayan kazancın da vergisini ödemek durumunda kalmıştır. Karlılığı düşen birçok işletme reel sermaye kaybına uğramıştır.
Bu nedenle enflasyon muhasebesine geçişin üretim ve istihdamı destekleyecek şekilde kapsamlı ve gerçekçi bir vergi reformuyla birlikte uygulanması gereklidir.
Bu vesileyle vergi reformu konusunun sosyal ve ahlaki boyutuna da ayrıca dikkat çekmek istiyoruz.
Son günlerde kamuoyu gündemini magazin yönüyle işgal eden saadet zincirlerinin, kaynağı belirsiz zenginliklerin asıl bakılması gereken bir boyutu, denetlenmeyen, vergilenmeyen kayıt dışı para ekonomisinin yol açtığı adaletsizlik, verimsizlik ve bu adaletsizliğin ticaretten sosyal hayata her sahada yarattığı yozlaşmadır. Bu yozlaşmanın kamu ve özel sektörü, toplumun bütün kesimlerini olumsuz etkilediği, ortak değerlerimizi yok ettiği açıktır.
Bu durum göz önüne alınarak Türkiye ekonomisinin paradan para kazanılan değil, çalışmaktan, üretmekten para kazanılan bir ekonomi olması için çalışmayı ve üretmeyi teşvik eden bir vergi reformu hayata geçirilmelidir.
Üretici reel sektörü destekleyecek, çalışanların vergi yükünü ve böylece istihdam maliyetlerini düşürecek bir reform dezenflasyon süreci için de gereklidir. Zira istikrarlı, sürdürülebilir, adil ve kaliteli büyüme yalnızca para-faiz politikasıyla sağlanamaz. Düşük enflasyona dayalı üretim ekonomisi ve vergi adaleti yönünde atılacak adımlar adalet ve güven duygusunu güçlendirerek dezenflasyon politikalarına da katkı yapacaktır.
Bu itibarla gerek enflasyon muhasebesi gerekse diğer vergi düzenlemelerinin bu anlayışla daha geniş bir perspektifle ele alınmasını TBMM'den ve Hazine ve Maliye Bakanlığımızdan beklediğimizi ifade etmek isteriz.

Saygılarımızla,

BAKSİFED Yönetim Kurulu"