Bazen öyle şeylerle oluyor ki hayatta, sadece izliyoruz...
Sessizce, çaresizce...
Vazgeçiyoruz birçok şeyden...
Vazgeçmem asla dediklerimizden...
Sevdiklerimizden, alışkanlıklarımızdan...
Dost bildiklerimizden, beklentilerimizden...
Vazgeçilmeyecek hiçbir şey olmadığını öğretiyor hayat, istesek de istemesek de...
Doğrular ve duygular arasında teraziyi dengelemeye çalışıyoruz...
Doğruları seçenin duyguları paramparça...
Duyguları seçenin de doğruları kaybolup gidiyor...
Doğrular, duygulara ağır basıyor, belki pişman oluyoruz, kızıyoruz kendimize...
Vazgeçtiklerimiz yüzünden canımız yanıyor belki de...
Ne diyordu Şems, "Olduğu kadar, olmadığı kader"...
Kimse size, kendiniz kadar değer veremez, üzemez, sevemez...
En yakınınız bile acımasızca canınızı yakabilir...
O en sevdiklerim dedikleriniz, bir gün sizi terkedebilir...
Sonrası, yorgunluk, kırgınlık...
Biriktirdiğiniz onca tecrübe yakar yüreğinizi...
Küskünlükler, acımasızlıklar, vefasızlıklar, nankörlükler...
Bunları hak edecek ne yaptım deseniz de,
İçinizden bir ses dürter sonra,
"Üç günlük dünya, gül geç... Herşey olacağına varır"
İyi kötü yaşanan herşey hayat masalınızdır...
İnsan yaşadıklarıyla, kendini tanımayı öğreniyor...
İyi ya da kötü, evet, yaşadığımız hayatlar bizim...
Bir gün, kendimiz için yaşamayı öğreneceğiz…
Daha dik durmayı bileceğiz...
O gün daha mutlu olacağız...
Çocuktuk diyeceğiz,
Bir gün büyüyeceğiz...
Büyüyünce hepsi geçermiş nasıl olsa!...
slot siteleri canlı bahis siteleri http://www.tedxmadrid.com/ casino siteleri
canlı bahis siteleri casino siteleri
gaziantep escortgaziantep rus escort gaziantep escortseks hikayeleri