Geçmiş yıllarda siyasilerin dillerinden düşürmedikleri bir slogan vardı.  Zamanın liderleri toplantı ve mitinglerinde, 'Okula, kışlaya ve camiye siyaseti sokmayın' sözlerini slogan gibi dillerinden düşürmezlerdi. Okul olarak daha çok üniversiteler, kışla denince de silahlı kuvvetler ve emniyet güçleri, cami denince de din alanı akla gelirdi. Aslında buna yargıyı da eklemek gerek. Bu kurumlara siyaset girdi mi, atamalarda liyakat aranmaz, terfi ve tayinler siyasi iradenin kararıyla yapılır. Devlet yönetiminde liyakat, olmazsa olmazların başında gelir. Başarı da, başarısızlıkta buna bağlıdır. Liyakatin olmadığı yerde çatışmalar yaşanır ve iç barışı zedeler. Buna 15 Temmuz hain darbe girişimi en çarpıcı örnektir. O dönemde kamu kurumlarının ne hale geldiğine ve nasıl yönetildiğine tanık olduk. Ülkemizde partilerin dışında dernekler, vakıflar, tarikatlar, legal ve illegal oluşumlar da genellikle günlük siyasetin içinde olmuşlardır. Bugünün Türkiye'sine baktığımızda, siyasetin bütün kamu kurumlarına girdiğini görüyoruz.  

- Kışlaya girdi,
- Okula girdi,
- Emniyete girdi,
- Camiye girdi,
- Yargıya girdi,
- Spora girdi,
- Hastaneye girdi,
- Hapishaneye girdi,
- Televizyonlara girdi,
- Evlere girdi,
- Restoran ve kafelere girdi,
- Belediyeler zaten siyasetin içinde...

Bu yaşa geldim, hiçbir dönemde siyasetle bu kadar yatıp kalktığımızı görmedim ve yine hiçbir dönemde, siyasetin bu kadar itibar kaybettiğini de hatırlamıyorum. Bir ülkede siyaset bu kadar çok konuşuluyorsa, mutlaka bir yerde bir eksiklik var demektir. Siyasetteki gerginlik, nefret söylemleri vatandaşa yansıyor. Bunun sonucunda toplumda ister istemez kutuplaşma ve ayrışma giderek artıyor. TSK dış cephede mücadele veriyor. Niçin? ülkenin bekası için. Peki iç cephede neler oluyor? Siyasetçiler birbirileriyle kavga ediyor, ağza alınmayacak sözler söylüyor,  mahkemelik oluyor. Önümüzde  yapılacak ilk seçimde, seçim meydanları nefret söylemlerine sahne olacak ve bir yönüyle de demokrasiden yana olanlarla olmayanların mücadelesine tanık olacağız. Siyaset daha şimdiden toz duman. Allah bu siyasetçileri ıslah, ülkemizin sonunu da hayır etsin demekten başka elimizden bir şey gelmiyor.