ABD Başkanı Biden'in, 24 Nisan 1915 de Osmanlı Devletine karşı savaş başlatan, Ermeni kökenli isyancıların , Türk ve Müslümanlara karşı yaptıkları büyük kıyımı görmezden gelerek 24 Nisan 2021 de Ermeni tehcirini soykırım olarak nitelendirmesi sonrası ülkemiz insanlarının tepkisi çığ gibi büyüdü.

Osmanlı devletinin Ermeni çetecileri yakalayıp tutuklamasını ve tehcire tabi tutulanları  soykırım olarak adlandırması, Türk düşmanlığının son örneği oldu.

Yörük Türkmen Dernekleri ve Federasyonlardan oluşan Türk Boyları Konfederasyonu genel başkanı Durhasan Koca imzalı bildiride, 'Tarihçilerin ve siyasetçilerin, 2 Aralık 1920 de  Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti ve Ermenistan Cumhuriyeti yetkilileri arasında imzalanan Gümrü Andlaşması’nın tarihsel önemini görmezden geldiği kanısındayız'. deniyor.

2 Aralık 1920'deki Gümrü Anlaşması’ndan özet maddeleri belirten federasyon bildirgesinde çarpıcı bilgiler var.

Bu bilgilerin bazıları aşağıdaki şekilde bildiride yer almakta;
1-Rus Hükümeti, Osmanlı Devleti ile savaşa son vermek için 3 Mart 1918 de Brest - Litovsk'ta bir Barış Andlaşması imzaladı. Bu Andlaşma ile Kars, Ardahan ve Batum Osmanlı Devleti'ne geri verildi.

2-28 Mayıs 1918 de İngilizlerin desteği ile Ermenistan kuruldu. Taşnakların yönetimindeki bu Devlet "Büyük Ermenistan'"ı  gerçekleştirmeyi amaç  edinmişti.

3-Türk Ordusu, 30 Ekim 1918 deki Mondros Sözleşmesi uyarınca, 1914 ten önceki sınırına çekilmek zorunda kaldı. Bunun üzerine Ermeniler Doğu Anadolu'da Türk ve Müslümanlara karşı yeniden kanlı eylemlere başladı.

4-1920 Haziran ayında Ermeni kuvvetleri Doğu Anadolu'da, Oltu'daki Türklere saldırdı. Bu son olay üzerine, Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti Ermenistan'a karşı harekete geçmeyi kararlaştırdı. Kâzım Karabekir Paşa komutasında 28 Eylül 1920 de başlatılan harekâtta, Türk Ordusu Sarıkamış, Kars ve Gümrü'ye girdi. Ermeniler barış istedi ve  2 Aralık 1920 de Gümrü Andlaşması yapıldı.

Bildiride, Gümrü Antlaşmasının şu önemli sonuçlarına değinilmiş ve özetle şu görüşlere yer verilmiş;  
Mondros ve Sevr şartlarının geçersiz olduğu fiilen kanıtlanmış olmuş. Ermeni sorunu Türkiye'nin haklarını karşılayacak biçimde kesin bir çözüme bağlanmış.Genç Türk devleti o sırada kuvvetlerini öteki cephelerde kullanabilmek olanağını bulmuş.

Gümrü anlaşmasında alınan kararlar:
1-Türkiye ile Ermenistan arasında savaş durumuna son verildi ve sınır belirlendi.
2-Emperyalist Devletlerin kışkırtmalarına, düzen ve güvenliği bozucu durum ve eylemlerine izin verilmemesi kararlaştırıldı.
3-Barışın yapılmasından sonra Erivan'da yerleşecek olan Türkiye'nin siyasal temsilcisi ya da büyükelçisi, yukarıda sözü edilen konularda her zaman denetleme ve soruşturma yapabilecektir.
4-.Ermenistan Cumhuriyeti barış ve esenliğini tehlikeye sokan, haris, savaşçı kişileri hükümet yönetiminden uzak tutmayı yükümlendi.
5-Ermenistan Cumhuriyeti, toprakları üzerinde yaşayan Müslüman halkın haklarını korumak ve onların dinsel ve kültürel özellikleri içinde gelişmelerini sağlamak için, toplumsal biçimde örgütlenmelerini, müftülerin doğrudan doğruya Müslüman toplumunca seçilmesini ve görevinin Türkiye Büyük Millet Meclisi Şer'iye Vekâletince onaylanmasını kabul ederek yükümlendi.
6-Emperyalist devletlerle ilintili resmi olmayan heyetlerin bu ülkeye girme ve sızmalarına taraflar engel olmayı karar altına aldılar.
7-Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti, Türk Devleti nin bağımsızlığı ve toprak bütünlüğünü tehdit edebilecek saldırılara karşı, Antlaşma'nın Ermeni Cumhuriyeti’ne sağladığı haklara zarar gelmemek koşulu ile Ermenistan içinde geçici olarak askeri önlemler alabilecekti.
8-.Ermeni Cumhuriyeti, herhangi bir devletle yapılmış olan tüm andlaşmaların Türkiye'yi ilgilendiren, ya da Türkiye'nin çıkarlarına zararlı hükümlerini geçersiz saymayı kabul etti ve yükümlendi.
9-.Taraflar arasında Antlaşma'nın imzasından sonra ticaret ilişkileri başlayacak ve taraflar büyükelçi ve konsolos atayacaklardı.

Federasyon bildirisindeki son cümlede; 'Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti'nin, Ermenistan Hükümeti ile imzaladığı 2 Aralık 1920 tarihli Gümrü Antlaşması; Rusya ile imzaladığı 16 Mart 1921 tarihli Moskova Antlaşması, Ermenistan, Azerbaycan, Gürcistan ve Rusya ile imzaladığı 13 Ekim 1921 tarihli Kars Antlaşması gibi geçerli ve resmi belgeler apaçık ortadayken, yerli ve yabancı siyasetçilerin ''sözde Ermeni soykırımı'' konusunu tarihçilere bırakalım söylemlerini anlamak mümkün değildir'.yazılmıştır.
Demek ki Ermeni konusu çok iyi araştırılıp, belgelere ulaşılarak gündeme getirilmeli.
Hoşça kalın...
Cengiz Savaşeri