WHO (Dünya Sağlık Örgütü) tanımına göre PANDEMİ, insanlığın daha önce maruz kalmadığı bir hastalığın ortaya çıkışı ve insanlara yoğun bir şekilde bulaşması ve yayılmasıdır.
Mesela AİDS hastalığı bir pandemidir ve milyonların ölümüne sebep olmuştur. Kanser ise bulaşıcı olmadığı için pandemi olarak kabul edilmez.
Günümüze kadar İnsanlığın başına gelen bildiğimiz bulaşıcı hastalıkları, veba, Kolera, grip ve çeşitleri olan İspanyol gribi, Hong Kong gribi, domuz gribi. tifo gibi bulaşıcı hastalıklar olarak sayabiliriz. Şimdi de yeni tehlike, Covid-19 pandemisi var.
İnsanlık var olduğu sürece mikroplar da var olmuş ve tabii hastalıklar olmuş. Yüzyıllar öncesinde biz Türklerin OTACI dediği nice şifacılar tarihte yer almış. Arkeolojik kazılarda, ameliyat aletlerinin bulunduğunu hayretle öğreniyoruz. Müslüman hekimlerin narkozu keşfettiği, ilkel tarihlerde de tıbbın olduğu artık biliniyor.
İnsanlık için en önemli şeyin yaşam hakkı ve sağlık olduğundan yola çıkarsak, hekimlerin, tıbbi alet ve ilaçların önemi malumdur.
Tarih sürecinde ilerleyen tıp ilmi ile tıbbı cihazlar, ilaçlar, aşılar bir bir keşfedilmiş. Sonuçta tüm dünyada en önemli sektörlerden biri olan sağlık sektörü doğmuş.
Artık sağlık sektöründe söz sahibi olan hekimlerin yanı sıra, hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçların, araç ve gereçlerin üretilmesinde sanayi oluştu. Sağlık ürünü satanlarda ortopedik aletler dahil, hasta bezine varana kadar yok yok. Sağlık ürünleri satan iş yerlerine girince başınız döner. Üstelik ürünlerin fiyatları dudak uçuklatır cinsten. Diş malzemelerini ve diş doktorlarının ücretlerini söylemeye de gerek yok.
Herkesin sağlığı için hiç düşünmeden ödeme yapabileceği sağlık ürünlerinde bir kontrol var mı bilmiyorum. Devletimiz ne kadarını karşılar, hangi ürünler parasızdır onu da şimdilik bilemiyorum.
Gelelim yazının ana fikri olan pandemilere ve bu sebeple yapılan aşı çalışmaları ile araç gereçlere. Her hastalık için, aşı çalışması çok meşakkatli ve maliyetli bir konu. Günümüzde herkeste panik yaratan Covit-19 için, devletler var gücüyle aşı bulmaya çalışıyor. Aşının bulunması, elbet uzun süreç. Bu süreçte MASKE üretimi için imalathaneler, belki de fabrikalar kuruldu. Her gittiğimiz kapalı alan girişlerine ateş ölçer cihazlar kondu. Ateş ölçerlerin yanına da dezenfekte tüpleri kondu. Şimdilerde milyonlarca ENJEKTÖR üretilme haberlerini izliyoruz.
Bu üretimi yapan fabrikaları ve tüm dünyaya satılan ürünleri ve ticari getirisini tasavvur etmek çok zor. Aşı bulunduktan sonrada tek kullanımlık enjektörün sayısını tahmin edersek, belki de dünya nüfusu kadar. Yani 2018 verilerine göre 7.5 milyar oılur. Bu konudaki ticari getiriyi benim diyen malı müşavir bile hesaplayamaz.
Sosyal paylaşım sitelerinde ve bazı dış kaynaklı haberlerde Bil Gates'in pandemilerle ilgili yıllar önce söylediklerini ve yeğen Kennedy'nin iddiaları bu konunun ne kadar ciddi olduğunu ve insan hayatını hiçe sayacak kadar önemli ekonomik getirileri olduğunu düşünmeden edemeyiz.
Dünyada her üç-beş yılda bir ortaya çıkan virüs salgınlarına ve sonrasında üretilen, aşı ve korunma cihazlarına bakıp şüphe etmemek elde değil. İnsan beyni bir anlamda korunmaya programlıdır. Hastalıklar gündeme geldiğinde korku ve panikle birlikte korunma içgüdüsü de harekete geçer. İşte en zayıf tarafımız olan bu durumdan, çok akıllı küresel şirketler doğal olarak rant elde edebilir.
Hoşça kalın, sağlıklı kalın.
slot siteleri canlı bahis siteleri http://www.tedxmadrid.com/ casino siteleri
canlı bahis siteleri casino siteleri
gaziantep escortgaziantep rus escort gaziantep escortseks hikayeleri