Bugun...


Aile Hekimi Dr. Ozan UZKUT

facebook-paylas
ARTIK POZİTİFLERE 10 GÜN RAPOR VAR
Tarih: 08-09-2020 17:26:00 Güncelleme: 08-09-2020 17:26:00


Covit-19 hastaları önceden pozitif çıktıkları anda 14 gün raporlu sayılıyorlar, 14 günün sonunda tekrar test yapılıyorlar, hastalık belirtisi yoksa,t est sonucu da negatif çıkarsa göreve başlatılıyorlar… Eğer test sonucu pozitifse 10 gün daha rapor veriliyor, takip ediliyor, 10 günün sonunda tekrar test yapılıyor, üst üste en az 2 negatif sonuç çıkmadan hasta karantinadan çıkarılmıyordu. Bu zaten dünya sağlık örgütünün önerisi ve tüm dünyada uygulanan şekli idi. Tüm herkese bu prosedür uygulanıyordu. Temaslı kişilere ise negatif çıksa bile 14 gün evde kalması sağlanıyor, sokağa çıkması yasaklanıyordu.


Ama artık öyle değil… Artık pozitif olanlar sadece 10 gün istirahat verilebiliyor, hemen sonra göreve başlatılıyor, test veya hastalık bulgusu aranmıyor. Eğer temaslı ise hiç bir şekilde karantina yok, göreve devam ediyor, hastalık belirtileri gösterirse ancak o zaman istirahat verilebiliyor…


Eğer bu kişi sağlık personeli ise durum daha da vahim, pozitif çıkan sağlık personeline karantina sadece 7 gün… 7 günün sonunda 48 saat ara ile iki test yapılıyor, ikisi de pozitifse art arda testler 2 gün ara ile yapılıyor, negatif çıkınca hemen karantinaya son veriliyor, göreve başlatılıyor, eğer 21 günün sonunda hala pozitifse maskesini takıp gerekli önlemleri alıp durumu ne olursa olsun göreve başlıyor…


Evet artık bu hastalığı tanıyoruz, pozitif olanların % 70'i en az hiç belirti vermeden bu hastalığı taşıyor ve yayıyor… Demek ki artık hükümetin niyeti biran önce hepimizin hasta olması, çünkü pozitif çıkanları bile izole etmeyip halkın arasına karışmasına müsaade ettiklerine göre artık herkes biran önce bu hastalığa yakalansın, hasta oluncaya kadar çalışsın hatta sağlık çalışanı ise hasta olsa bile çalışsın, halka daha çok hastalık bulaştırsın, ölen ölsün nasılsa biz ölüm nedenini değiştirerek kendimizi çok başarılı gösterebiliyoruz… Bu sırada imamlar ve bir çok sağlık çalışanı ölüyor ama bu işin fıtratında var nasılsa deyip işin içinden çıkmak istiyorlar sanırım.


Bu arada ölen ölüyor kimsenin umurunda değil… Mart 2019-Ağustos 2019 arası ölüm sayısı ile Mart 2020 -Ağustos 2020 ölüm sayısı karşılaştırıldığında trafik kazalarında düşme olmasına rağmen % 8'lik bir artış var, bu diğer yıllarda % 1 iken şimdi niye % 8 bunu sorgulamak lazım bence…


Önlemlerin bir algoritması, bir yapılması gerekeni vardır… Bunun için de hükümet çok doğru bir karar alıp bilim kurulunu oluşturmuştu şimdi ise görüyoruz ve bilim kurulu üyelerinden işitiyoruz ki bu kendi oluşturdukları bilim kuruluna hiç kulak vermiyorlar, onların söylediklerini de hiç umursamıyorlar. Bu yüzden de tamamen uygulamayı kendi kararlarına göre alıyorlar… Ölen ölür, arkada kalanlar bizdendir mantığı ile hareket ediyorlar, o yüzden yoğun bakımdaki hastalarımızın yarısı 20-40 yaş gurubunda ki bu dünyada hiç görünmemiş bir şey, o yüzden sağlık çalışanı ölümü normal popülasyonun 11 katı… Bu da hiç bir ülkede yok ve en garibi de bu salgından dünyanın hiç bir yerinde din adamları ölmezken, bizde din adamlarını da kaybeden tek ülkeyiz. Peki bunların sorumlusu kim? Sizce bu kadar insanın hastalanma, acı çekme sebebi, bu kadar insanın pisi pisine ölüm sebebi ne sizce? Bu soruya cevap verebiliyor muyuz? Bu takdiri ilahi ile açıklanabilecek bir şey mi?


Zararın neresinden dönülse kardır, biran önce bilimin ışığında önlemlerimizi almalıyız yoksa takdiri ilahi belki sizi de bulur belki de size veya bir yakınınızı bu yüzden kaybedebilirsiniz… Biz de arkanızdan takdiri ilahi deriz artık belli mi olur?

(Ozanca sağlık mobbing politika kitabımdan)





FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
ÇOK OKUNAN HABERLER
HABER ARA
HABER ARŞİVİ

En sevdiğiniz sosyal medya platformu hangisidir?


SON YORUMLANANLAR
nöbetçi eczaneler
YUKARI