Yol ayrımını kaçırırsan, gideceğin yolu şaşırır, yalnız yolculuk edersin…
Hayat yol ayrımlarından ibaret…
Bazen öyle olaylarla karşılaşırız ki, karar vermekte zorlanırız…
Çözüm bulmaya çalışır, bulduğumuz çözümlerin hangisinin gerçekten hayatımıza olumlu yansıyacağını bilemeyiz.
Verdiğimiz kararı kabullenip, yeni çıkmazlara yeni çözüm yolları bulmaya çalışırız…
Bu döngü hayat boyu sürer gider…
Yanınızda olanları, olmayanları…
Kim dost imiş, kim düşman… Tanırsınız…
Sanki sihirli bir el dokunacakmış gibi destek beklersiniz…
Oysa kimsenin sizin iyiliğinizi, iyi olmanızı istemediğini tecrübelerle sabitlersiniz…
Karakterinize, değerlerinize göre yaşamaya çalışır, vicdani ve kalpten aldığınız kararlarla bazen enayi yerine konabilirsiniz…
Sizi basamak gibi kullandıklarını hisseder, bazen ah eder, bazen Allah'a havale eder, "hıh" diye bir omuz silkip yolunuza devam edersiniz…
Aldığınız kararlar sizindir…
Hayat da sizindir…
Herkesin hayattan beklentisi, kararları ve yolu farklıdır… Kimilerinin gözü hiçbir şeyi görmez, çiğner geçer…
Kimileri vicdanıyla, yüreğiyle hareket eder, yediği kazıkların bileşkesiyle daha bir güçlenir…
Yaşadıkça, yaş aldıkça, zaman geçtikçe anlıyor insan…
Adil olmayan, bazen keşke farklı kararlarla yürüseydim dediğiniz o hayat var ya o hayat…
İşte o hayat yol ayrımlarından ibaret…
Yol ayrımlarını kaçırmayın…
Siz maneviyatı, karakterinizi, vicdanınızı düşünürken, bazı uyanıklar sizi Ferrari gibi sollar gider… Baka kalırsınız…