Bir yandan koronavirüs salgınıyla ve ekonomik krizle yürütülen politikalarda başarısız olan siyasi iktidar, diğer yandan terörle, dış politikada yaşanan sıkıntılarla, hayat pahalılığıyla, geçim derdiyle, çiftçinin ve esnafın sorunlarıyla, işsizliğin ve yoksulluğun artmasıyla iyice köşeye sıkışmış durumda. Bu olumsuz tablodan kurtulmak isteyen siyasi iktidar, "mucize başarı öyküsü" peşine düştü. Nitekim aradan 6 yıl geçtikten sonra PKK tarafından kaçırılan 13 vatandaşımızın kurtarılması için Gara operasyonuyla bir başarı öyküsü yazılmak isendi. Bütün mesele budur. Gara operasyonu da bu anlamda yapılmış bir operasyondur. Başarı hedeflenirken, başarısızlık yaşandı.
6 yıldır PKK'nın Irak'ın Gara bölgesinde elinde rehin olarak tuttuğu 13 vatandaşımızın kurtarılması için TSK tarafından düzenlenen operasyon başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Operasyon sırasında PKK 13 vatandaşımızı kahpece şehit etmiştir. Eğer bu operasyon başarıyla sonuçlansaydı, siyasi iktidar bunu kendisine mal edecek ve bir başarı öyküsü yazılmış olunacaktı. Keşke başarılı olsalardı da, bu başarı öyküsü iktidarın hanesine yazılsaydı. Hiç değilse 13 vatandaşımız şehit edilmeden kurtarılmış olurdu. Ama olmadı. Güvenlik elemanlarından oluşan 13 vatandaşımız PKK tarafından kalleşçe katledilmiştir. Bu acıyı tarif emek ve bunun altından kalkmak mümkün değil. 13 vatandaşın aileleri perişan durumda, milletin ise içi yanıyor...
3 askerimizin de şehit olduğu operasyon, PKK'nın ne denli kanlı bir örgüt olduğunu bir defa daha göstermekle kalmadı, aynı zamanda terörü lanetlemede içerde ve dışarıda sergilenen ikiyüzlülüğün artık yeter noktasını bile geçtiğini netleştirdi. Terörü kınarken PKK'nın adını anamayan muhalefet partilerine, Batı medyasının katilleri "gerilla, militan, Kürt asiler, ayrılıkçı Kürt grup" şeklinde tanımlamasına ve ABD Dışişleri Sözcüsü'nün katliamı "teyit edilmesi şartıyla kınamasına" milletçe sabretmekte zorlanıyoruz. Türkiye'nin yaklaşık 40 yıldır mücadele ettiği ve Batılı müttefiklerinin de güya "terör örgütü" olarak gördüğü PKK'nın Suriye kolu YPG'yi, DEAŞ ile savaştıkları için "kahraman" ilan etme sahtekârlıklarını kabullenmek mümkün değildi. Terörle mücadelede birinci kural "senin, benim teröristim ayrımı" yapmamaktır. DEAŞ neyse, PKK-YPG ve FETÖ de odur.
Gara bölgesindeki başarısızlığın tek sorumlusu siyasi iktidardır. Burada yapılan en büyük hata, operasyonun gizlilik içinde yapılmaması ve operasyon sonunda açıklamayı Malatya Valisine bırakılmasıdır. Siyasi iktidar; 13 vatandaşımızın şehit edilmesinin hesabını sormadıkça, anaların göz yaşı ve acıları dinmeyecek, millet olarak yüreğimizdeki yangın sönmeyecektir!..
slot siteleri canlı bahis siteleri http://www.tedxmadrid.com/ casino siteleri
canlı bahis siteleri casino siteleri
gaziantep escortgaziantep rus escort gaziantep escortseks hikayeleri