Antalya'da ulaşım hizmetlerinden kaldırım işgallerine, otobüs duraklarının yanı başına konulan çöp konteynırlardan cadde ve sokaklara kurulan semt pazarlarına, oto galerilerinden oto yıkama ve yağlamaya varıncaya kadar kent merkezinde öyle çarpıklıklar var ki, hangi birisini yazayım bilemiyorum... Ama  ben yine de önemli olanları bir kez daha yetkililerin dikkatine sunmak istiyorum.  Artık belediyeler siyaset alanı olmaktan çıkmalı, tartışmaların odağı olmaktan kurtulmalı. Bu bağlamda siyasi iktidar, kendisinden olmayan belediyelerin çalışmalarını, önemli projelerini engelleyici tutumundan vazgeçmelidir. Antalya'nın çözüm bekleyen yığınla sorunları var. Öncelikle trafik sorunu çözülmeli, yollar yamalı bohça ve köstebek yuvası olmaktan kurtarılmalı, çevre düzenlemesine önem verilmelidir. Antalya; denetimli, disiplinli, düzenli yaşanabilir bir kent olma hedefine mutlaka kavuşmalıdır.

KALDIRIM İŞGALLERİ
Antalya'da nedense kaldırım işgallerinin önüne bir türlü geçilemiyor. Bu konu sürekli eleştirilmesine rağmen, fazla değişen bir şey olmadı, olmuyor. Kaldırımların; iş yerlerinin tezgahları, cafe ve restoranların masa ve sandalyeleriyle işgal edilmesi, her şeyden önce Antalya'nın turizm olgusuna hiç yakışmıyor. Görüntü kirliliği de oluşturan kaldırım işgalleri acaba başta Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek ile ilçe belediye başkanlarının hiç mi dikkatini çekmiyor? Belediye başkanları Antalya'da değil de, bir başka kentte mi yaşıyorlar da, kaldırımların işgal edilmesini görmüyorlar. Özellikle semt pazarlarının kurulduğu gün kaldırımlarda yürümek imkansız hale geliyor.

 OTO GALERİLERİ
Turizmin gözbebeği Antalya'da, kaldırımların masa, sandalye ve taksi durağı olarak işgal edilmesi yetmiyormuş gibi, satılık oto galerileri tarafından kaldırımların işgal edilmesi, turizm kenti Antalya'ya yakışmıyor. Bu oto galerilerinin kent merkezinin dışına taşınması gerekmez mi? Şehir merkezinde, kaldırımların üzerinde oto galerilerinin ne işi var? Kentin merkezindeki kaldırımlara sıralanmış "satılık oto" galerilerine kim izin veriyor? Kentin muhtelif cadde ve sokakları oto galerilerinden geçilmiyor. Sadece bu çarpıklık, Antalya'nın ne kadar başıboş bir kent olduğunu gözler önüne seriyor.

BÜFE KONDULAR
Eskiden gece kondular vardı. Özellikle seçim zamanlarında kamu arazilerinin üzerine bir gecede onlarca gecekondu yapılırdı. Neyse ki bu gecekondulardan kurtulduk. Şimdi onun yerini "büfe kondular" aldı. Seçim döneminde, Antalya'da sokak aralarına, kaldırımlara  "ekmek büfesi " adı altında  yüzlerce büfe açıldı. Hem de bu büfeleri getirip kaldırımın ortasına koymuşlar, ne sağından geçilebiliyor, ne solundan. Bu yetmiyormuş gibi bir de kaldırımları taksi durağı haline getirmişler. Kaldırım işgalleri yüzünden yayalar çoğu zaman kaldırımdan değil, caddeden yürümek zorunda kalıyor. 

PARK SORUNU
Bu sorunu belki onlarca kez yazdım ve yazamaya da devam ediyorum. Park yasağı Antalya'nın en önemli sorunlarının başında geliyor. Antalya'da pek çok kurala uyulmadığı gibi, park yasağına uyan hiç yok. Herkes istediği yere, istediği gibi park yapabiliyor. Siz kalkıp kaldırımın üzerinde taksi durağına izin verirseniz, kaldırımlara araçların park yapmasının da önüne geçemezsiniz. Düne kadar Antalya'da kaldırım yoktu, bugün var da ne işe yarıyor? Antalya'ya sahip çıkmak, sorunlarını yazmak gazetecilerin işi olduğu kadar, Antalya'yı yönetenlerin de işi olduğunu düşünüyorum. Ancak eskisi gibi duyarlı yönetici kalmadı.

ÇÖP KONTEYNIRLARI
 Çöp konteynırlarının genellikle durakların yanı başında olması da, bir başka çarpıklığı gözler önüne seriyor. Nerede bir durak varsa, hemen yanında çöp konteynırları sıralanıyor. Sanki özel olarak düşünülmüş ve konulmuş. Öyle ki, durak olmayan yerlerde toplu taşıma araçlarının şoförleri, çoğu zaman bu çöp konteynırlarının bulunduğu yerlerde yolcu alıp indiriyor. Antalya'da demek ki, çöp konteynırlarının konulduğu yerler bir anlamda durak olarak kabul ediliyor. Şoförlerin bunda bir kabahati yok. Sen getirir nerede durak varsa, yanı başına çöp konteynırı koyarsan, o da kalkar orada yolcu alıp indirir. Durakta beklerken, özellikle yaz aylarında çöp kokularını solumak, acaba hangi çağdaş hizmet anlayışına sığar? Çöp konteynırlarının durakların yakınında olması, bırakın hijyenik açıdan güvenlik açısından da sakıncalı. Bunu hiç düşünen yok!

 OTOPARK
Antalya'nın trafik ve ulaşımdan sonra en önemli sorunlarından biri de otopark yetersizliğidir.  Özellikle toplu taşıma araçlarına ait duraklar özel araçların park yeri haline gelmiş. Bu konuda arada bir göstermelik denetim yapılsa da, bir süre sonra herkes kendi bildiğini okumaya devam ediyor. Bugün gelinen noktaya bakıyorum. Otopark en önemli sorun haline gelmiş. Eğer zamanında "çok katlı otopark" yapılsaydı, Antalya halkı bugün ne trafik sorunu yaşıyor olacaktı, ne de cadde ve sokaklar "otopark mezarlığına" dönüşmüş olacaktı...