Bugun...


Eyyüp AYDIN

facebook-paylas
KORONAVİRÜS SONRASI...
Tarih: 27-03-2020 13:48:00 Güncelleme: 27-03-2020 16:29:00


Başta ülkemiz olmak üzere bütün dünya Koronavirüs'le mücadeleyi en az zararla ve en az kayıpla atlatmak için olağanüstü önlemler almaya devam ediyor. Dünyayı etkisi altına alan bu Koronavirüs belası, eninde sonunda bitecek. Asıl bu virüs sonrası daha uygar bir dünya düzeni kurulacak mı, kurulacaksa bu nasıl olacak? Şimdi herkesin kafasındaki soru bu. Acaba virüs sonrası; insanlar kendilerini çek edecek mi, nerede yanlış, nerede doğru yaptığını sorgulayacak mı, ülke liderleri daha adil olacak mı, savaş bitecek mi, zulümler sona erecek mi, açlıktan ve yoksulluktan ölenlerin sayısında azalma olacak mı, kötülüklerin daha az yaşandığı yeni bir dünya düzeni mi kurulacak, yoksa bir müddet sonra eskiye devam mı edilecek? Özetle bu bağlamda bence dünyada daha paylaşımcı, daha barışçıl, insani değerlerin daha çok öne çıktığı yeni bir dünya düzeninin kurulacağını düşünüyorum.


Umarım bu Koronavirüs sonrası gökte uçan kuştan, yerde gezinen karıncaya, kendiliğinden açan kan kırmızı gelincikten pıtrak gibi çiçeğe bezenmiş badem ağacına kadar, üstü yırtık pırtık evsiz adamdan, arabanın camını tıklatan mendilci çocuğa, beli bükülmüş komşumuzdan yolu süpüren çöpçüye kadar yeniden "görmeyi", yeniden "anlamayı", yeniden sevmeyi, hoşgörüyü öğreneceğiz.


Ve kapılar tekrar açıldığında dış dünyaya, artık yepyeni, tazelenmiş, yaşadıklarından ders almış, yurduna yuvasına, doğa anaya, sevdiklerine, hayallerine hak ettikleri değeri veren, kötülüklerden daha arınmış bir varlık olarak atacağız adımımızı dışarı. İnsanlık eğer bu değişimi yaşamayacaksa, yeni bir sınavla karşı karşıya kalacağız demektir.


Yeni dünya düzeninin kendi ülkemde de gerçekleşeceğine inanmak istiyorum. Bir taraftan Koronavirüs'le mücadele edilirken, diğer taraftan insanlar can derdindeyken, Kanal İstanbul'un ihalesi yapılıyor. Şimdi böyle bir zihniyete nasıl güvenebiliriz? Yaşamı rant ve rantiyecilik tarzı olarak gören bu zihniyet kendisini siyasetten arındırıp da Türkiye'de yeni bir düzenin adımını nasıl atacak? Keşke o adımı atabilse de ülkemiz ve insanımız çektiği sıkıntılardan biran önce kurtulsa. Elbette bu Koronavirüs belası ekonomi, sağlık ve sosyal alanda derin yaralara yol açtı. Ama bu yaraları elbirliği ile saracak gücümüz ve inancımız var. Düşünüyorum da acaba siyasi iktidar; Koronavirüs sonrası sağlık ve milli eğitim bütçelerini yeniden gözden geçirerek, tıp fakültesi, hastane, doktor, sağlık personeli, öğretmen ve okul sayısını artırmak için adımlar atacak mı, bir felaket olduğunda sermaye ile birlikte dar gelirlileri de eşit şartlarda koruyacak mı, adaleti tam anlamıyla tesis edecek mi, haksızlıkları ve hukuksuzlukları ortadan kaldıracak mı, kutuplaşmaya son verecek mi, demokrasi ve özgürlük alanını daha fazla genişletecek mi, tarım politikasını değiştirip üretime yönelik adımları hızla atacak mı, oy uğruna siyasi gerginliklerden kaçınacak mı? Yoksa "eski tas eski hamam" deyip devam mı edecek..?


O yüzden değerli dostlarım, önümüzde tek seçenek var: Dünya ve Türkiye toplumu olarak bu sınavı alnımızın akıyla geçmek mecburiyetindeyiz. Çünkü artık anladık ki, yalanlarla, hurafelerle yol alınamıyor, sadece ve yalnızca "birbirimize emanetiz."





FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
HABER ARA
HABER ARŞİVİ

En sevdiğiniz sosyal medya platformu hangisidir?


SON YORUMLANANLAR
nöbetçi eczaneler
YUKARI