Bugun...


Eyyüp AYDIN

facebook-paylas
MASAL GİBİ HAYATIMIZA NE OLDU?
Tarih: 22-06-2020 15:25:00 Güncelleme: 22-06-2020 15:25:00


Bizim çocukluğumuzda en büyük eğlencemiz sokaklardı. Sokaklarda oynar, sokaklarda buluşurduk. Öyle lüks cafeler, AVM'ler yoktu, okul servisleri de yoktu. Okula hep birlikte güle oynaya giderdik. Parlak pahalı kunduralarımız yoktu, şık elbiselerimiz yoktu, parfümlerimiz, kremlerimiz yoktu, daha doğrusu öyle her şeyden çok yoktu, az vardı. Zaten ihtiyaçta duymazdık ama mutluyduk.

 

Tüketim toplumu olmamıştık henüz, renkli televizyonlar da yoktu, içinde kurgu hayatların olduğu dizilerde yoktu, doğaldık bizdik, bizi yalnızlaştıran bilgisayarlar, akıllı cep telefonları da yoktu, biz sevinçte de, tasada da birlikteydik, sıcaktık ve mutluyduk..!

 

Mektuplarımız vardı, postacımız vardı, Türk Sanat ve Türk Halk müziğimiz vardı, radyomuz vardı, birlikte dinlediğimiz komşumuz vardı, komşuluğumuz vardı, komşuda cenaze olsa en az üç gün radyo ve televizyonumuzu açmazdık. Kitaplarımız vardı, insan vardı, insanlık vardı, masal tadı vardı yaşamın içinde çünkü bizdik, sıcaktık, muhabbetle doluyduk ama mutluyduk..!

 

Akşamları hep birlikte başına toplandığımız aile soframız vardı, yemekten sonra anlatılan ve içimize işleyen masallarımız vardı, komşuların çaya gelişi vardı, erken yatıp, erken kalkışımız vardı.

 

Yardım vardı, yardımlaşma ve paylaşma vardı, iyilik vardı, sevgi, saygı ve hoşgörü vardı.  Evde hastanede hasta ziyaretlerine gidilirdi. Bayramların bir anlamı, heyecanı ve coşkusu vardı. Herkesin işinde gücünde canla başla çalıştığı emek vardı, candan öte düşündüğümüz canlar vardı. Azıcık ekmeğimiz, katıksız aşımız vardı, sırt sırta duruşumuz vardı dağlar gibi, yoktu, yoksulduk ama mutluyduk. gelişmiş toplumlarda teknoloji insanları daha medeni, daha kültürlü hale getiriyor. bizde ise teknoloji geliştikçe cehalet arttı.

 

Ne oldu bize şimdi taşa değmiş bıçak gibi köreldi insanlığımız, is yemiş bir cam gibi karardı vicdanımız, tortulaşmış bir madde gibi kalınlaştı ince duygularımız. Bir dağ yabanisi gibi, yabancılaştık önce başkalarına sonra kendimize. Biz nasıl bu hale geldik şimdi mutsuzuz..!

 

Eskiden yok olan her şeyimiz, şimdi var. Ama hasletlerimiz uçup gitti elimizden narin bir kuş gibi. Eskiden sahip olmadığımız çok şeye sahibiz şimdi ama mutluluğumuz yok oldu güneşe tutulmuş kar gibi eridi. Şimdi mutsuzuz, ruhlarımız huzursuz, birbirimize yabancı, tek başına yaşar olduk..!

 

Bizi kim esir aldı? Bizi kim bu hale getirdi? İlişkiler nasıl bu kadar kopuk hale geldi? Her sabah birbirimize günaydın dediğimiz komşularımız nereye gitti? O güzelim bayramlarımıza ne oldu? O güzel Türkçemiz ne oldu? İnsani değerlerimizi yitirmekle kalmadık, insanlıktan da istifa ettik? Duyarsız, tahammülsüz ve şiddet yanlısı toplum olmayı mı tercih ettik. Yoksulduk ama, gönül zenginliğimiz vardı, insandık insanlığımız vardı, samimiyetimiz vardı, kin, nefret, hainlik nedir bilmezdik, vatana, bayrağa, Atatürk'e, Cumhuriyete yan gözle bakmazdık. Masal gibi hayatımıza ne oldu? Milletin kendi öz benliğini yitirdiğini, duyarsız ve hoşgörüsüz halini görünce, sizi bilmem ama ben o eski günleri inanın mumla arıyorum...





FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
HABER ARA
HABER ARŞİVİ

En sevdiğiniz sosyal medya platformu hangisidir?


SON YORUMLANANLAR
nöbetçi eczaneler
YUKARI