Bugun...


Eyyüp AYDIN

facebook-paylas
ELEŞTİRİ AYRI ŞEYDİR, HAKARET AYRI ŞEYDİR!
Tarih: 06-05-2020 15:29:00 Güncelleme: 06-05-2020 15:29:00


Eleştirinin kısaca tanımı: Bir insanı veya bir kurumu uyarmadır. Kin, nefret ve hakaret dışında sadece düşüncelerin paylaşılması, farklı fikirlerin ortaya konulmasıdır.

 

Yapıcı eleştiri, insanların kişilik haklarına yönelik hakaret demek değildir. Eleştiri ön yargısız ve dostça  yapılmalı, abartılarak, sağlıksız ve faydasız bir davranış biçimi haline getirilmemelidir. Bir kişiyi yazdığı yazıdan veya yaptığı konuşmasından dolayı eleştirmek istediğinizde, farklı bir fikri ve öneriyi de ortaya koymak zorundasınız. Aksi takdirde yapacağınız eleştiri kişisellikten öteye geçmez. Eleştiri ayrı şeydir, hakaret ayrı şeydir. İkisini birbirine karıştıranlar var. Bu yüzden mahkemeler tazminat davalarıyla dolup taşıyor. Özellikle yüksek makam sahibi olan kişiler başkalarına hakaret etme hakkını kendinde görmemeli.

 

Eleştiri; düşünceye yönelik bir eylemdir, hakaret; doğrudan kişilik haklarına saldırıdır.  

 

Son zamanlarda başta siyasetçilerde, bazı köşe yazarlarında, TV’lerin tartışma programlarında, Facebook ve Twitter gibi sosyal medyada yapılan eleştirilerin, insanların kişilik haklarına yönelik olduğunu görüyoruz. Örneğin, spor programlarında, özellikle futbolun güzelliklerini sergilemekten çok, yapılan eleştiri ve yorumlar ya hakemin, ya futbolcunun, ya da kulüp yöneticilerinin kişilik haklarına yönelik oluyor. Hatta bazen konu futboldan çıkıp başka mecralara kayıyor. Hakemin, yöneticinin, futbolcunun özel hayatı gündeme geliyor ve kişilik haklarına saldırı başlıyor. Arkasından da eleştiri, bir anda hakarete dönüşüyor.

 

Çoğu kimse eleştiri kavramına farklı anlam yükler. Eleştiriye açık olan var, kapalı olan var, eleştiriye tahammül eden var, edemeyen var. Bazıları dinler ama yine bildiğini yapar. Bazısı da kulak kabartır, anlamaya çalışır. Eleştiri kimi için faydalı sonuçlar doğurur, kimi için de olumsuz. Tabi eleştirinin hangi amaçla yapıldığı da önemlidir. Eleştiriden en çok ülkeyi yönetenler nasibini alıyor. Bu durumda ülkeyi yönetenlerin hiçbir   korkuları ve çekinceleri olmaması gerekir. Tam tersine  yapıcı eleştirilerin yol gösterici olduğuna  politikalarına ışık tuttuğuna inanmaları algısı ön plana çıkmalı. Eleştirinin yapıcı olanı; fayda sağlayan, yol gösteren ve ışık tutanıdır. Eleştirinin özellikle yıkmak  yerine yapmayı, bozmak yerine düzeltmeyi esas aldığı takdirde bir anlam ifade eder. Eğer eleştiri adı altında aşağılanmayı, tahkiri, çarpıtmayı, aka kara demeyi ön plana çıkartırsak bunun hiç kimseye faydası olmaz. Aksine büyük zararı olur.

 

Ülkeyi yönetenlerin hatalarını, yanlışlarını tartışmazsak, eleştirmezsek, doğruları nasıl bulabiliriz, yarına nasıl güvenle bakabiliriz? Hepimiz, ülkenin gidişatıyla ilgili kaygıları  paylaşıyoruz, paylaşmalıyız da. Bu anlamda sorunları tartışabilmeliyiz, eleştirebilmeliyiz, konuşabilmeliyiz, yazabilmeliyiz. Bundan hiç kimse rahatsızlık duymamalı. Ancak burada dikkat edilmesi gereken husus,  tartışmalarımız ve eleştirilerimiz kişi ve kurumların kişilik haklarına saldırı düzeyinde olmamalı. Eleştiri ne kadar önemli ise, özeleştiri de o kadar önemlidir. Kişilerin, yetki ve sorumlulukları ne olursa olsun, yaptıkları yanlış ortaya konulduğunda, bu yanlışı kabul edip, özeleştiri yapmaktan çekinmemelidirler. Herkesi eşit biçimde kapsayan özeleştiri, bir gurur ve onur sorunu haline getirilmemeli.

 

Gerçek eleştiri, insanların karanlıkta önünü görmesi için bir el feneri kadar değerlidir. Eleştiri hakaret, hakaret de eleştiri değil. İkisini birbirinden ayırt etmesini öğrendiğimizde, ancak o zaman eleştiri hakkını kendimizde bulabiliriz. Yanlışı, hatayı kabul etmenin zayıflık değil, erdem olduğu kabul edilmelidir.





FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
HABER ARA
HABER ARŞİVİ

En sevdiğiniz sosyal medya platformu hangisidir?


SON YORUMLANANLAR
nöbetçi eczaneler
YUKARI