Yukarıdaki başlık çok mu abartılı geldi size ama doğru olma olasılığı çok yüksek. Bunun nedenlerini size anlatmaya çalışacağım… Tabii yine Ozanca farklı bakış açıları ile…
Çin'deki sağlık çalışanlarını hatırlarsınız, nasıl hazırlanıyorlardı, videolarını izlemişsinizdir… İzlemeyenler lütfen Youtube'dan izlesinler. Üst üste 5 kıyafet, 4 maske, 2 gözlük, 3 eldiven takıyorlardı. Hastaya ondan sonra müdahale ediyor ve tedavilerini sürdürüyorlardı. Ben de bu şekilde nasıl çalışıyorlar, hatta afedersiniz tuvaletleri geldiğinde ne yapıyorlar, bu kadar kıyafeti çıkarıp giymek sorun olur diye düşünürken, onu da nasıl çözdüklerini öğrendim. Altlarına yetişkin bezi bağlıyorlarmış, bu şekilde 8 saat çalışıp tüm kıyafetlerini atıp, banyolarını yapıp temizlenip, 3 gün istirahat ediyorlarmış… Buna rağmen Çin sağlık çalışanlarının % 30'u korona pozitif ve bunların üçte biri de vefat etmiş…
Bize gelince biz en çok virüsün olduğu yoğun bakımlarda bile sağlık çalışanına 24 saatte bir kıyafet, 1 maske, 1 eldiven, 1 bone veriyoruz. İkinciyi isteme hakları yok. Bu kıyafetle hem 24 saat çalışıyor, yemek yiyor, tuvalete gidiyor, çay içiyor, ondan sonra da 2 gün hatta bazı hastanelerde 1 gün izin veriyoruz. Bizim hastalık kapma olasılığımız ve hastalarımıza, yakınlarımıza hastalık bulaştırma riskimiz çok daha yüksek…
Sağlık çalışanlarına yapılmaya başlanan korona testi sonucu daha 1000 test olmadan 601 kişide korona pozitif çıkınca bu tarama anında kesildi… Çünkü % 60'ının pozitif çıktığı ve karantinaya alınması geren bir sağlık sisteminde sistemin çökebileceği düşünüldü. O yüzden herkesin mutlaka her hafta sağlık çalışanlarına test yapılması söylendiği halde artık yoğun bakımlık hasta olanlar dışında kimseye test yapılmamaya başlandı. Bu da sürekli virüsle karşılaşma yüzünden sağlıkçıların canı kaybetmesine, gelen hastalara korona bulaştırmasına, yakınlarının da hastalık kapmasına sebep olmaktadır…
Bazı hastaneler bu sorunu 14 gün sürekli hastanede yatıp, sürekli çalışıp, 14 gün istirahat yaptırarak çözmeye çalışmaktadır ama bu da insanlık dışı… Çok yorucu, bağışıklık sistemini ve vücut direncini kırıcı bir sıkıntıdır. Ve baştan beri iddia ettiğim gibi en çok sağlıkçı ölümü bizde olacak, en çok korona pozitif sağlıkçılarda çıkacak ve korkarım bu iş bir kaç ay uzarsa çalıştıracak sağlıkçı bulamayacağız. Nitekim bu hastanın yoğun olduğu İstanbul'da olmak üzere sağlık sistemi sınırda ve iflas noktasında… Şimdilik diğer illerden takviye edilerek, izinleri iptal ederek, tıp öğrencilerini 1 yıl erken mezun edip hepsini İstanbul'da görevlendirerek çözmeye çalışıyorlar ama daha işin başında olduğumuz gözönüne alındığında, diğer illerde de artış olursa sağlıkçının korunmasının ülke için ne kadar önemli olduğu bir kez daha ortaya çıkacak ama iş işten geçmiş olacak…
Hatta bazı hastaneler bunun farkında olup sağlık çalışanına bilhassa da sözleşmeli çalışmak zorunda olan sağlık çalışanına "Her türlü önlemimi kendim aldım, oluşacak sağlık sorunumla ilgili sorumluluk bendedir" benzeri taahhüt imzalatılması da, bu olaylardan sonra başlarına gelebilecek tazminatlardan ne kadar korktuklarını ama buna rağmen hiç bir önlem almadıklarını ve böyle bir taahhütname ile olası doğabilecek hukuksal sorunları aşmaya çalışmaları çok büyük bir terbiyesizliktir.
Bizim sağlık çalışanımız da en az Çinli sağlık çalışanı kadar değerlidir ve korunması gerekir. Gereken değerin verilmemesi, sağlıkçıların bu kadar kolay harcanması, sağlık çalışanının değil ona gerekli malzemeyi veremeyen yetkililerindir…
(Ozanca Sağlık Mobbing Politika kitabımdan)
slot siteleri canlı bahis siteleri http://www.tedxmadrid.com/ casino siteleri
canlı bahis siteleri casino siteleri
gaziantep escortgaziantep rus escort gaziantep escortseks hikayeleri