Korona'dan sonra artık yaşamımız bazı değişiklikler kapsayacak. Evet artık kapalı ortamlarda kalabalıklara girmeyeceğiz, evet ellerimizi sık sık en az 30 saniye iyice yıkayacağız, evet daha uzun süre maskesiz çıkmayacağız ve evet fiziksel mesafeyi uzun süre koruyacağız ama benim yazmak istediklerim bunlar değil… Kovit'le beraber veya kovit bahane edilerek yaşam şeklimize de müdahale ediliyor ve edilecek ve bunlar bize alıştıra alıştıra kabul ettirilecek. Tıpkı 22'den sonra içki satışının olmaması gibi…

Bazı yasaklara bakıyorum mesela lokantalar 22'den sonra kapalı, halbuki spor salonları 24'e kadar açık, hele halı sahalar neredeyse 24 saat açık. Acaba maksat korona olsa sizce hangisi bulaşıcı? Fiziksel mesafenin oluşturulduğu masalar arasında 2-3 metre mesafe olan sakin sakin oturulup lokantada mı insana korona bulaşır yoksa her türlü vücut sıvısının sürekli eforla çıktığı, bazen farkında olmadan her yere bu sıvıların bulaştırıldığı hatta fırlatıldığı, yakın temasın veya her an temizliğin sterilizasyonun olmadığı spor salonları ve yakın temasla maskesiz oynan halı sahanın mı bulaştırma riski daha yüksektir?… Hele bu spor salonu gerekli donanımda yani virüs filtresi olan klima ve havalandırmanın olmadığı kapalı alandaysa bulaşıcılığı düşünebiliyor musunuz… Bu konuyu AVM'ler için yazmıştık. Bunun bir de maskesiz yayılımını düşünün, en az 100 kat daha fazla… Halbuki fiziksel mesafenin korunduğu hatta artık önümüz yaz açık havada yenilecek yemeğin asla kıyaslanamaz ölçüde spor salonuna göre riski vardır. Bana göre spor salonunda bulaşım riski %80'ken lokantada % 10 civarındadır… Ama amaç burada o lokantada içki tüketimini engellemek ve bunu kalıcı hale getirmek, adeta yaşam tarzımıza müdahale edip bize içkili lokantada buluşmayı yasaklamak istiyorlar. Çünkü 22'den sonra lokantada o zihniyete göre sadece içki içersek otururuz ve bu doğru amaç 22'den sonra nasıl büfelerden, marketlerden içki satılamıyorsa lokantalardan da içki satışını engellemek… Bu şekilde alıştıra alıştıra yaşam şekline müdahale etmek… Bunun başka hiç bir açıklaması yoktur… En azından tıbbi açıdan…

Gene aynı şekilde kafeleri açıp okey, tavla, kağıt oyununu yasaklamak, nargile içimini yasaklamak, evet belki kötü alışkanlıkların edinilmesini önlemek açısından doğru olabilir ama bunun kovitle ilgisinin olabileceğini düşünmüyorum. Bu sayede kişilerin bir araya gelip sohbet etmesi, durumdan şikayet etmesi, organizasyon içinde olması engellenmeye çalışılmıyor mu? Yoksa temassa amaç, orada bulunmak da teması arttırır, çay kahve içmek de… Ama bu oyunlar olmazsa orada oturma süresi azalır, herkes evde film seyretmeyi veya yandaş kanalları izleyip birbirine dertlerini anlatamaz hale gelir… Ve böylece ekonomik zorluk içinde sadece kendisi varmış gibi görür ve bu durumdan da kendisini sorumlu tutar gerçek sorumluları görmez diye düşünüyorlar…

Gerçi bir hekim olarak içki, sigara, kumarın yasaklanmasının sağlığımız açısından iyi olacağını düşünsem de insanın sosyal bir varlık olduğunu, bu sosyal ihtiyaçların da en az ekmek, su, hava kadar gerekli olduğunu düşünürsek hele bu insanın yaşam şekline müdahale şeklinde olur, alıştığı düzeni değiştirmek için müdahalelerin yapılması olarak yürütülürse, bunun sonucu sağlığının çok daha fazla etkileneceği kuşkusuzdur. Özgürlük ve özgür irade ile karar vermek yasakçı zihniyetten çok daha sağlıklıdır. Yaşam şekline müdahale, ilerde insan ruhunda onulmaz yaralara yol açar ve uzun vadede çok daha ağır tahribatlara yol açar. Yasakların yaşam tarzımıza müdahale eder tarzda olmasını engellemeli, bu konuda direnmeliyiz, eğer direnmezsek bu yasaklar kalıcı olur, bir bakmışız bambaşka bir yaşam ve yönetim şekliyle yönetilir olmuş oluruz. Özgürlük en insani ihtiyaçtır, asla taviz vermeyelim, akılcı yasaklara uyalım…
(Ozanca sağlık mobbing politika kitabımdan)