Her gün sağlık bakanımızın verileri açıklamasına bakıyor ve umutlanıyoruz, acaba gerçekten hastalık azalıyor mu, hızla normale dönüyor muyuz? Eğer istatistiki değerlere bakarsak evet diyebiliriz ama istatistik evet bir fikir verir tahmin yürütmemizi sağlar ama gerçek çok farklı olabilir…

Ben bu işi biraz seçim tahminlerine benzetiyorum, geçmiş seçimlerde bu tür araştırma kuruluşlarının başarısı veya başarısızlığı ortada… Aslında örneklemeyi nereden aldığınla alakalı eğer hastanın olmadığı yerden örnek alırsan hastalık bitmiş görünür eğer hastanın çok olduğu yerde test yaparsan da sanki artış varmış gibi görünür…

Ben şahsen sağlık çalışanlarına ama öyle idarede izole ortamda değil yoğun bakımlarda, acillerde, aile hekimliklerinde, servislerde korona ile kora kor mücadele eden sağlık çalışanlarının hepsi taranmadan, onlardaki sonucun negatif olmadan bu hastalığın iyiye gittiğini söyleyemem… Ama bakanlık bunu bildiği halde nerdeyse sokaktan geçen herkese test yaptığı halde sağlık çalışanlarına test yapmamakta direniyor. Sonuçların istediği gibi çıkmayacağına inanıyorlar sanırım…

Gene benim gözlemlediğim bazı bölgelerde İstanbul, İzmir gibi görece azalan hasta sayımız var ama buna karşılık mesela Antalya'da sayıda çok artış var ve olmaya da devam edecek… Umarım yeni merkez olmaz… Ama çok umutlu da değilim…

Sıcakların olması hele Antalya, Adana, Mersin gibi sıcakların yoğun olduğu yerlerde virüsün yayılması azalabilir ama buna karşılık bu yerlerde klima sürekli çalıştığı için ve hemen hiç bir klima da virüsü süzemediği için kapalı alanlar, evler, arabalar bence virüsün yayılması için de en iyi zemini hazırlıyor… Geçmiş yıllarda da görürdük klima yüzünden Antalya'da grip vakaları yazın da en az kış kadar olurdu o yüzden ben yine koronanın Antalya'da ve benzer yerlerde en az kışınki kadar olacağını tahmin ediyorum. Bilhassa çok kişinin kullandığı taksi, , AVM, mağaza gibi yerlerde sizden önceki kişinin sisteme verdiği virüsün size taşınması çok kolay olmaktadır.

Tüm dünya ülkelerinde ölenlerin % 75'i 65 üstü iken ülkemizde %65 oranında 65 yaş altı ölüm oluşu hayalet hasta dediğimiz hasta olmayıp hastalık taşıyan kesimin çok olduğunu göstermektedir. Biz diğer ülkelerden farklı olarak 65 yaş üstü nüfusumuzu koruyabildik hatta 20 yaş altını da kawazaki hastalığından koruyabildik. O da ülkemizde fazla yok ama buna karşılık 20-65 yaş aralığında çok az koruma sağladığımız ve koruyamadığımız için çok hasta ve ölüm verdik. Yine aynı şekilde sağlık çalışanlarında çok fazla ölüm ve hastamız var, bu yaş gurubunun artışındaki en büyük etken de bence birazda bu grup…

İstatistik değerler yanlış alınmış veya taraflı demiyorum ama olası vakalarda hatalar yapılıyor diyorum. Artık risk dışarıdan yani yurt dışından gelenlerde değil en çok sokakta dolaşan, kapalı ortak alanlara giren, maske takmamakta direnenlerde… Biz buna engel olamadığımız gibi nerdeyse teşvik ediyoruz.

Amerika en ufak bir bulguda bile korona teşhisi koyup istatistiklerine yansıtırken biz neden bu teşhisi koyup yansıtmak için çok zorlanıyoruz, mümkünse yazmıyoruz, bu da anlaşılması çok zor bir durum… Herhalde ilerde Çin'in bize tazminat ödemesini istemiyoruz veya birileri bizi kıskansın, ne kadar başarılılar aferin desin diye umutlanıyoruz, anlamak mümkün değil…
(Ozanca sağlık mobbing politika kitabımdan)