Ankara'da bir büyük devlet hastanesinde sırf bu yüzden hasta yakınları acilde çalışan sağlık personeline saldırdı… Evet olay her zamanki gibi kanıksanmış artık normal vaka sayılan hekime sağlıkçıya şiddet olayı yine… Artık o kadar kanıksandı, o kadar normalleştik ki bu olaylar sağlık çalışanlarının bile tepkisine sebep olmuyor artık eylem falan yapılmıyor, iş bırakılmıyor, bir kaç sendika dernek ve oda "olayı kınıyoruz" türü açıklama yapıyor, hükümet yetkilileri "olayın failleri er geç bulup cezalandırılacaktır" diyor ve hayat devam ediyor…
Ama bu olayda benim dikkatimi çeken başka bir şey, artık halk adaletin olmadığını o kadar kanıksadı ki, artık Allahın işini de sorgular oldu. Kadere de inanmıyor insan oğlu, Allahın yazdığının sorumlusunu da doktor olarak görüyor ve "niye düzeltmedin" diye doktora saldırıyor, sanki doktor Allah'la ortak pazarlık ediyor, "şu yaşasın, şu ölsün" diyor, istediğini yaşatıp istediğini öldürüyor…
Bu aslında ülkede adaletin uygulanmadığını ve artık işin kötüsü adaletin olmadığının da artık kanıksandığını, normal sayıldığını da gösteriyor. Çünkü normal şartlarda hastane yerine o kişiler adliyeye saldırmış olsa maazallah hepsi tutuklanmış, daha arabada onlarca polis tarafından sorgusuz sualsiz eşşek suda gelinceye kadar coplanmış, içeri atılmış, fii tarihine duruşma günü verilmiş, yıllarca tutuklu yargılanmış olacaktı ki bu olaydan çok daha hafifinde adliye önünde bir silah sesi sonucu olanları gördük…
İşte normalde kanun önünde eşit olması gereken hatta sağlıkta şiddet yasası ile sağlık çalışanına güya ayrıcalık tanıyan yasa olmasına rağmen hastaneye, sağlık çalışanına saldıran hemen salıverilirse adliyeye, valiliye, karakola saldıran ise dövülür, aylarca yıllarca tutuksuz içerde tutulursa yani adaletin uygulaması kişiye göre değişirse, o ülkede adalet olduğundan söz edilebilir mi? Siz istediğiniz kadar kanun çıkarın, onu uygulayanlar adamına göre tabi ki kendilerini kayırma haklarını da ellerinde tutarak uygularlarsa, insanlar Allahın adaletine sığınırlar ve adaleti kendileri sağlamaya çalışırlar…
Bu olayda da güya ölmesi gereken kardeşe 9 kurşun attıkları halde ölmüyor ama kaza ile araya giren kardeşe 1 kurşun isabet ediyor ve ölüyor? "Bu nasıl adalet" diye isyan edip Allahın eli gördükleri doktorlara saldırıyorlar. Burada aslında bir çelişki de var, hem Allah'ı en kutsal varlık olarak görüp hem de onun uygulamalarına ve onun uygulayıcısı eli olarak gördüğü doktorlara saldırmak… Bu nasıl çelişkidir, anlamak mümkün değil…
İşte ülkede bir devletin yaşaması için en temel ihtiyaç olan adaletin sarsılması yetmemiş kutsal değerlere de inanç kalmamışsa o ülke vatandaşının sığınacak hiç bir limanı kalmamıştır. O da artık güç odaklarının kuklası haline gelir, "bana sığınırsan biat edersen ben seni korurum, seni hakimin adaletsizliğinden, polisin şiddetinden, Allahın hikmetinden yeter ki sen bana kulluk et başkasına değil" demektedir… Bu da bir başka sonuçlar doğurmakta, ülkenin temelleri sarsılmaktadır…
O yüzden bu ülkede normal, sıradan vatandaş olmak çok zor… O yüzden "sen benim kim olduğumu biliyor musun" diyenler artıyor, o yüzden tarikatlar cemaatler artıyor, o yüzden özgür düşünen bireyler değil biatçı bir toplum yetişiyor, o yüzden 20 yılda 100 yıl geriye gittik, o yüzden bir türlü kalkınamıyoruz, o yüzden sürekli mutsuzuz, o yüzden gelecek endişemiz var, o yüzden hiç kimseye, hiç bir kuruma, hiç bir insana, hiç bir partiye güvenemiyoruz ve o yüzden de mış gibi yaşıyoruz… Korkarak yaşıyoruz, endişe ile yaşıyoruz… Buna da yaşamak denirse…
(Ozanca sağlık mobbing politika kitabımdan)
slot siteleri canlı bahis siteleri http://www.tedxmadrid.com/ casino siteleri
canlı bahis siteleri casino siteleri
gaziantep escortgaziantep rus escort gaziantep escortseks hikayeleri