Meclise MHP'li doktor bir milletvekili tarafından sunulan yeni bir tasarı ile doktorlara öldükleri maaşlarının kesilmesi, mağdur oldukları yetmemiş gibi bir de para cezaları ve hapis cezaları ile hiç bir memuriyette olmayan ve bu mesleği yapılamaz hale getiren bir yasa tasarı ile daha da içinden çıkılamaz hale getiriyorlar, ne diyeyim yazıklar olsun...

Getirilen yasa teklifine göre madde madde inceleyelim. İcapçı hekimin müdahaleye geç gelmesi durumunda 1-2 yıl hapis 50000 ve 100000 lira arası para cezası verilmesi. Eğer bu hekim 30 tane aynı branştan olan bir şehir hastanesindeyse ve ayda bir icap nöbeti geliyorsa verilsin hatta ben 3-4 hekimin olduğu hastanelerdeki icap nöbetinde belki sorun olmaz ama bu nöbeti ülkemizde çoğunluk olan en ücra yerlerde hizmet veren küçük ilçe hastanelerinde yaparsanız buralara da her branştan tek hekim var düşünün, o hekim de her gün icapçı olacağına göre hiç dinlenme fırsatı, hiç bir arkadaşına gitme fırsatı, hiç uyuma fırsatı vermezsiniz. Düşünün bu adam ertesi gün de poliklinik yapacak, ameliyat yapacak. Bu ilçe hastanelerine zaten doktor bulmakta zorlanırken artık iyice çalışılamaz hale getireceksiniz ve gelen doktor biran önce istifa etmenin veya tayin istemenin yolunu arayacak. Tabi bu arada doktorlar sık sık rapor, izin kullanarak dinlenmenin ve cezadan kaçmanın yolunu bulacak ve mağdur olan yine vatandaş olacak. Halbuki bizim hep dediğimiz icap nöbetine ücret verilmesi, ayrıca her icaba geldiklerinde ayrıca para verilmesi, mesleğe yeni başlayan doktor arkadaşlarımızı teşvik edecek ve daha çok icabı olan ilçe hastanelerine ilgiyi artıracaktır.

Mesela hasta haklarına uymayan doktora 3-6 ay hapis 10-30 bin lira para cezası… Bizde tam oturmamış olan hasta haklarının kriterleri tam belli değil, böyle olunca hastalar ve hasta hakları komisyonları ilden ile değişen kararlar alıyorlar. Bu yüzden de hele bu yasa çıkarsa doktorlar hasta haklarına gitmemek için hastanın olmadık isteklerini yerine getirmek isteyeceklerdir. Bu daha çok MR ,BT, daha çok tahlil, daha çok ilaç demek… Bu yüzden de hem SGK zarar görecek hem de hasta gereksiz görüntüleme ve ilaç yüzünden zarar görecek. Bizim hep söylediğimiz % 100 hasta memnuniyeti diye bir şey yok, eğer öyle olsaydı kişi niye doktora gelsin, hastaneye bir sekreter kor işlerinizi de ona gördürürsünüz, bu kanun eğer geçerse doktoru iyice sekreter yerine koymaktan başka işe yaramayacaktır…

Mesela tıbbi veri saklayamama, günümüz internet ortamında tüm bilgiler zaten doktorun bilgisayarında ama bir çok kişi başta devlet yetkilileri olmak üzere bu bilgilere ulaşabiliyor veya doktordan baskı ile bu bilgileri alabiliyor. Kişinin adresi, telefonu, hastalıkları, alışveriş ettiği eczaneler ve daha bir çok bilgiyi iyi bilgisayar kullanan bir kişi kolayca elde eder. Bu bilgileri kendi isteği dışında alınan doktor, hasta tarafından suçlanırsa nasıl ispat edecek belgelerin isteği dışında verildiğini? Günümüzde hiç bir bilginin artık erişilemez olmadığı durumda nasıl savunsun doktor kendini ve bu yüzden 1-2 yıl hapis ve 50-100 bin lira para cezasına niye çarptırılsın?

Bir çoğumuz yakın dostumuz olan bir hekim arkadaşımıza veya en azından aile hekimimize sormuşuzdur, şu ameliyatı kime olayım, şu hastalığımı kim iyi eder, bu hastalığın en iyi anlayanı kim diye ama artık soramayacaksınız… Çünkü bu bilgiyi veren hekim 1-2 yıl hapis ve 50-100 bin lira para cezası ödemek zorunda kalacak, siz kendiniz bulacaksınız. Eğer bu bilgiyi veren hekim olursa vay haline… İşte bir garabet yasalarının çıkışına alet olmak üzere olan bu duruma bir dur demek sadece hekimlerin değil tüm vatandaşların görevidir. "Bana dokunmuyor oh olsun doktorlara" demeyin, düşünürseniz aslında ucunun size dokunduğunu çok iyi göreceksiniz.

(Ozanca sağlık mobbing politika kitabımdan)