Bundan üç yıl önce de yazmıştım, uyarmıştım hatta Emniyet Müdürlüğü "uyarıcı kullanan şoför kimse söyleyin gereğini yapalım" demişti, ben de kimseyi suçlayamayacağımı ama tüm servis ve otobüs şoförlerine hatta tüm taksi sürücülerine ayda bir defa hadi bilemedin üç ayda bir defa idrardan uyuşturucu tahlili yapılması gerektiğini, bu şekilde sadece kendi canını değil taşıdığı diğer insanların da canın korunacağını söylemiştim. Hala aynı şeyi düşünüyorum.

Evet yaklaşık iki yıldır servis şoförleri, taksi şoförleri çalışamadı, arabaların borçları, kredi borçları, pandemi borçları çok çoğaldı, o yüzden de fazladan çalışmak zorundalar, onlara bu yönden hak veriyorum ama uykusuzluğu yenmek için uyuşturucu (uyarıcı) kullanmalarına, hatta uykularını almadan çeşitli katakulilerle araba kullanmalarına karşıyım, bu hem kendi taşıdıkları can için hem de taşıdıkları yolcu için her sene biz bir otobüs veya servis aracı kazasında onlarca canı vermek zorunda değiliz…

Bilhassa sabah erken ve gece geç servis arabaları, on ikiden sonra hizmet veren taksi şoförleri mutlaka kontrol edilmeli, uyarıcı kullananlar meslekten men edilmeli, uykusuz olduğu tespit edilenler hemen görevden el çektirilmelidir, kimsenin başkalarının hayatı ile oynamaya hakkı yoktur.

Bildiğiniz gibi bu testler uçak pilotlarına, gemi adamlarına rutin uygulanıyor, ulaşılması çok zor çok pahalı testler değil, şoförler odasının anlaşma yaptığı bir hastanede veya uygun bir devlet hastanesinde çok ucuza yapılabilir. Eğer biz bu önlemleri almazsak son iki yılda düşürdüğümüz trafik kazalarından ölüm sayımızı yine arttırırız.

Salgın döneminde görev yapan motor kuryeler bu konuda çok sıkıntılı idi, onların şansı yollarda fazla araç olmaması ve yolcu taşımadıkları için sadece kendi canlarını tehlikeye atıyorlardı ki bildiğiniz gibi motor kuryeler de bu dönemde çok kaza yaptılar, sakatlandılar, hayatlarını kaybettiler. Ama yolcu taşıyan şoförlerin bence çok daha dikkatli olması gerekiyor. Çünkü sadece kendi canlarını değil bizim canlarımızı da tehlikeye atıyorlar.

Bazı şoförlerin bu ilaçları yazmaları için hekimlerini zorladıklarını duyuyorum, bunu yazan hekim de bir kaza anında şoför kadar suçlu olur ve neredeyse aynı ceza ile yargılanır, bunun bilinci içinde hekim arkadaşların davranmalarını rica ediyorum.

Uyuşturucu kullanımının bu kadar arttığı ülkemizde el altından uyarıcı ilaçları da bulmak çok zor olmasa gerek ama biz önlemek ve topluma olan zararı en aza indirmek zorundayız. Araç kullananlara yaygın olarak alkol testinin yapılıp uyuşturucu testinin yapılmaması, uyuşturucuya ancak ölümlü kazadan sonra savcılık isterse bakılabilmesi de insanların içki yerine uyuşturucu kullanmalarını çok artırmaktadır. O yüzden görevli trafik polislerinin sadece alkol testi ile yetinmeyip aynı zamanda fiziksel muayene ile araç kullanıp kullanamayacak durumda mı olduklarına da bakılmasında fayda vardır. Alkolün bu kadar pahalı, uyuşturucunun bu kadar ucuz ve ulaşılabilir olduğu ülkede neredeyse alkoliklerle uyuşturucu bağımlıları eşit sayıdadır. Uyuşturucunun araç kullanma yönünden daha sakıncalı olduğunu düşünürsek bu konuda da en kısa zamanda önlemler alınmalıdır.

(Ozanca sağlık mobbing politika kitabımdan)