Bugun...


Aile Hekimi Dr. Ozan UZKUT

facebook-paylas
60 YAŞ ÜSTÜ SU İÇMEK
Tarih: 18-07-2020 13:23:00 Güncelleme: 18-07-2020 13:23:00


Su bizim en değerli yaşamsal sıvımız. Susuz kalırsak yaşamımızı sürdüremeyiz. İnsan vücudu susuz ancak 3 gün veya havanın durumuna göre 5 gün dayanabilir. Su bütün vücut organları için hayatidir. Genellikle insanlar susadıkları zaman bunu hissederler, giderler ve suyu içerler. Bu susama hissi bizim su ihtiyacımıza göre su içme süremizi ve miktarını ayarlar. Yazın daha çok terlediğimiz için su ihtiyacımız fazla yazın azdır. Hareket ettiğimiz zaman su ihtiyacımız fazla hareketsizken azdır. Yağlı, tuzlu yediğimiz zaman su ihtiyacımız fazla, meyve sebze salata yediğimiz zaman su ihtiyacımız azdır. Vücudumuz kendini ve ihtiyacını buna göre ayarlar ve bize suyu buldurur ve içirir.


İşte 60 yaştan itibaren gittikçe artan oranlarda bu su içme isteğimiz azalmaya başlar. Yaşlandıkça susama hissi kaybolur ama suya ihtiyacımızda azalma olmaz, aksine artma olur. Bu yüzden bir çok yaşlı vücutlarını susuz bırakır, bunun getirdiği hastalıklar bu kişilerde sık görülür. Bunlar kalp hastalıkları, böbrek hastalıkları, kabızlık, alzeimer, eklem hastalıkları, osteoporoz gibi sayılabilir. Vücuda su gerektikçe ve dışarıdan karşılanmadıkça vücut diğer organlardan suyu çekerek hayati organları korumaya alır. Bağırsaklardaki suyu çeker, kabızlık oluşur, kemikteki suyu çeker, osteoporoz ve eklem bozuklukları oluşur, göz yaşından suyu çeker, göz kurulukları, göz taşları görme bozuklukları meydana gelir. Daha sonra böbrekteki süzülen sıvı azalır, böbrek kanalları tıkanır, böbrek yetmezliği oluşur. Kandaki su miktarı azalır, kalp krizi ve beyin felçleri meydana gelir. Beynin kılcal damarlarına kan gitmez ve bunama ve alzeimera sebep olur.


İşte kısaca özetlediğim bu hastalıkların oluşmaması için 60 yaşından itibaren susamasak da su içmeyi öğrenmek, vücudun ihtiyacı olan suyu almak zorundayız. Bu miktar kabaca kışın bir buçuk litre, yazın ise iki buçuk litredir. Bu su miktarını bir şişeye, sürahiye koyup gün içinde gidip gelip içerek bitirmeye çalışmalıyız. Böylece yukarıda belirttiğim hastalıklara yakalanmamızı önleyebiliriz…


Bazen sade su içmek çok zor gelebilir. Hele alışkanlığınız yoksa içmekte zorlanabilirsiniz. Bu yüzden suyun için elma, tarçın, limon, nane gibi tat ve kokusu hoşunuza gidebilecek maddeler ekleyip su içmenizi daha iyi bir şekilde sağlayabilirsiniz. Bu şekilde günlük su ihtiyacımızı karşılayabilmek zorundayız. Eğer artık bakımımızı kendimiz sağlayamıyorsak veya baktığımız bir yaşlımız varsa bu yaşlımızın da hastalıklarının artmamasını istiyorsak, içtiği su miktarına dikkat etmek zorundayız.
Suyun yerini diğer sıvılar su kadar tutmamaktadır. Çay, kahve, meyve suları gibi içecekler su ihtiyacımızı bir miktar karşılasa da içindeki şeker ve idrar sökücü etki ile yeni su kayıplarına sebep olmaktadır, bu yüzden çok tavsiye etmiyoruz…


Bazı yaşlılar idrarlarını tutmakta güçlük çektikleri için çözüm olarak az su içme yoluna gitmektedir ama bu en yanlış yoldur. Gerekirse hasta bezi bağlayıp hatta sonda bağlanıp vücudun ihtiyacı olan suyun mutlaka alınması gerekir. Az alınan su idrar kaçırmayı engellemeyeceği gibi idrar yollarının iltihabı artacağı için sık idrara çıkmayı, hatta idrarı tutmaya yarayan kaslar da bu iltihaptan zarar göreceği için hiç tutamamaya sebep olacaktır. Bunu yaşlılara mutlaka anlatmak gerekmektedir.
Su en hayati besidir. 60 yaş üstünde çok daha hayati önem taşır. O yüzden su içmeyi önemseyelim, susamasak da su içelim. Organlarımız zarar görmeden...


(Ozanca sağlık mobbing politika kitabımdan)





FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
HABER ARA
HABER ARŞİVİ

En sevdiğiniz sosyal medya platformu hangisidir?


SON YORUMLANANLAR
nöbetçi eczaneler
YUKARI