Okullar eğer valilikler farklı illerde farklı kararlar almazsa 31 Ağustos'ta açılacak. Peki hangi illerde bu nasıl uygulanacak, okullar gerçekten açılmaya hazır mı, hazır olmadan açılması bu hastalığın artışına neden olur mu? Peki hazır olmak ne demek, öğrenciler arasında maske ve sosyal mesafe hatta hijyen sağlanabilir mi?

Okulların açılması için öğrencilerin tek kişililik sıralara da her öğrenci arasında en az 1 metre kalacak şekilde oturtulması, her gün hatta her tenefüste sıraların antiseptikli bezle silinmesi, tuvaletlerde sürekli sabun ve kağıt havlu bulunması, her ders sırasında bu tuvaletlerin dezenfektanlarla temizlenmesi, her öğrencinin ve öğretmenin ve tüm çalışanların sürekli maske takması ve bu maskelerini her 4 saatte bir değiştirmesi gerekiyor…

Bu şartlara uygun devlet okulu bir elin parmaklarını geçmez, o yüzden açılması eğer covit -19 konusu düşünülürse çok zor ve büyük risk… Zaten milli eğitim bakanımız da bu riske kendini atamadığı için valileri topun ağzına atıp sorumluluğu onlara veriyor. Böylece herhangi bir salgın anında bakan sorumlu olmayacak, sorumlu hangi ilde salgın çıkarsa o ilin valisi olacak. Bu konuda Valililer nasıl bir insiyatif alırlar, bunu yaşayarak göreceğiz…

Bu şartlar ancak özel okullarda, hatta pahalı özel okullarda gerçekleşebilir. Böylece veliler şartlarını zorlayarak yemeden, içmeden, tatilden kesecek, bulup buluşturacak çocuklarını hem onların sağlığı hem de kendi sağlıkları için bu okullara vermeye çalışacak… Böylece kendi de bir özel okullar zinciri sahibi olan bakanımız özel okulların mali sorunlarını çözecek, onların daha da zengin olmasını sağlayacak…

Peki ne kadar zorlasa da çocuğunu özel okula veremeyecek veya bulunduğu ilde özel okul olmayanlar ne yapacak? Bunlar da eğitim kalitesi tartışılan, bazı fikirlerin empoze edildiği savı ile eleştirilen, bilgisayardan veya televizyondan yapılan eğitime tabi tutulacaklar… Böylece parası olmayan ailelerin çocukları hükümetin istediği şekilde eğitilecek ve onların istediği şekilde yönlendirilebilecek. Bu sayede covit -19 fırsata çevrilecek, hem özel okulların dolması ve çok para kazanması sağlanacak, hem de fakir aile çocukları yönlendirilerek tek tip, sorgulamayan, soru soramayan, pasif, öğrendiği ile yetinen, öğretilenin dışında fikirlere kapalı olan çocuklar haline gelecek…

Bence bir olasılık da zaten beklenen 2. covit -19 atağında -ki bu dalganın şimdikinin en az 5 katı olması bekleniyor- bu atağın 15 eylül-15 ekim arasında pik yapması da söz konusu… Bu tarihte okullar kapanacak, tekrar karantinaya gireceğiz. Bu sırada yıllık alınan okul ücretleri, servis ücretleri geri verilmeyecek, yemek ücretleri en az bir yıl sonra ödenecek, öğretmenlerin kimi işten çıkarılacak. Çünkü o zaman her ders için tek öğretmen yetecek, temizlik görevlileri ve diğer personelin de sonu meçhul olacak.

Peki sizce 31 Ağustos'ta okullar niçin açılacak? Çocuklar okuldan kalmasın diye mi yoksa bakanımızın dediği gibi veliler çocuklarından sıkıldı, artık okula yollanmasını istiyorlar diye mi? Yoksa sürü bağışıklığı artık hızla gerçekleşsin, ölen ölsün, kalan sağlarla yolumuza devam edelim diye mi? Ben cevap veremiyorum. Cevap verebilen varsa lütfen söylesin yoksa bu işin içinden çıkamayacağız…

(Ozanca sağlık mobbing politika kitabımdan)