Bugun...


Çok ciddi bir beyin travması
Tarih: 11-11-2020 17:36:49 Güncelleme: 11-11-2020 17:36:49 + -


10 Kasım dolayısıyla, İktidarı hedef alan Atatürkçü Düşünce Derneği Kumluca Şubesi Başkanı Alper Durakcan'ın iddialarına, Ak parti Kumluca İlçe Başkanı Erol Uysal cevap verdi.

facebook-paylas
Tarih: 11-11-2020 17:36

Çok ciddi bir beyin travması

10 Kasım dolayısıyla, İktidarı hedef alan Atatürkçü Düşünce Derneği Kumluca Şubesi Başkanı Alper Durakcan'ın iddialarına, Ak parti Kumluca İlçe Başkanı Erol Uysal cevap verdi.

Uysal, yaptığı açıklamada şunları ifade etti;
"ADD Şube Başkanı Durakcan'ın, tek Parti döneminden, çok partili sisteme geçiş tarihi olan 1950 sonrasını ve özellikle partimizi kastederek, son 20 yıl diye bahsetmesini ve gerçekleri çarpıtmasını ve algı yapmaya çalışmasını anlamak mümkün değil. Oysa ki o dönemleri yaşadığına inandığımızı, yaşına bakarak anlayabiliyoruz. Hiç kimse, 'görmek istemeyen kadar kör' olamaz. Milletin gözünün içine baka baka, yalan ve iftiraya varan söylemlerle, kendinizi vicdanen rahat hissediyor musunuz?
10 Kasım ile ilgili, yerel bir gazetenin sosyal medya sayfasında, konuları çarpıtıp, kendi düşüncelerini süsleyerek açıklama yapan, Kumluca ADD İlçe Başkanı'nın yaptığı talihsiz ve gerçekleri ters yüz eden, özellikle partimizi hedef alan söylemlerine cevap olarak, bazı hatırlatmalar yaparak soruyoruz;

 

1- 33 defa irili ufaklı ekonomik kriz yaşanırken, Ak Parti var mıydı?
2- Ortalama ömrü 14 ay olan hükümetler ve siyasi krizler, Uganda'da mı oldu ?
3- Dört tane "başarılı" darbe yapılıp, kardeş kardeşe vurdurulurken, Ak Parti var mıydı?
4- Başbakan ve Bakanlar asılırken,1 Mayıs'ta halk, Taksim'de kurşun yağmuruna tutulurken, gencecik vatan evlatları "bir sağdan-bir soldan" darağacında sallandırılırken vs.vs.vs.....'Diktatör' niye diyemediniz?
5- "Bizim çocuklar" başarırken, siz ne yapıyordunuz?
6- Sabun bulunmadığı için, kuyruk yağı gibi kokmak, çok mu çağdaştı?
7- 70 sente muhtaç olup, el açmadığımız kapı, dilenmediğimiz ülke yokken, çok mu onurluyduk?
8- Şimdi, Milli Savunma için yapılan onlarca dev projeyi, neden hiç önemsemiyorsunuz?
9- Sabah erken kalkanın banka hortumladığı, yolsuzluğun, rüşvetin rutin olduğu yıllarda, Ak Parti var mıydı? Bu kadar dürüst ve duyarlı neden olmadınız?
10- Birilerinin, -Erbakan hariç- tüm siyasi figürleri parmağında oynattığı ve bugünlere hazırladığı gerçeğini, neden hep gözardı ediyorsunuz?
11- Şimdilerde Türkiye'yi kurtaracak denilen siyasetçiyi, "yağlı kazığa oturtmakla" tehdit eden, Başbakan'a omuz atıp ".........k" diyen ........ler cirit atarken, neden demokrat olamadınız?
12- Faili meçhul sayısız siyasi cinayetler,  milli bütünlüğümüzü her seferinde bir kaç yıl geriye atarken, Ak Parti var mıydı?
13- İstanbul'da gazeteler, kuponla gaz maskesi dağıtırken, çöp dağları doğal yeryüzü şekli kabul edilirken, ayda bir musluktan çamur akınca, bayram havası eserken çok mu batılıydık?
14. Aksırma, öksürme, anayasa kitabı, oklava, terlik ve bilumum her durumda devlet soyulurken, neden milli değildiniz? Neden, neden?
15- Okullarda bit muayenesi yapılıp, sobadan tüten duman yüzünden derslerin aksadığı, ya da yakacak olmadığı için ellerini nefesi ile ısıtan çocuklar, kimin çocuklarıydı?
Sınıfta yakılacak odunu evden getiren öğrenciler, kitaba para bulamayan veliler, tebeşir parası isteyen öğretmenler varken, çok mu varlıklıydınız?
16- Mafyanın ihale dağıttığı, Bakan, Başbakan ve önemli iş adamlarına talimat verdiği yılları unutarak, bizim de unutacağımızı mı sanıyorsunuz?
17- IMF ile 50 küsur tane stand by anlaşması yapıp, her toplantıda "altını ıslatan çocuk" gibi küstahça azarlanırken, ulusalcı değil miydiniz?
18- Rahmetli Ecevit'in para bulmak için yalvarmaktan damağı kururken,  Mustafa Kemal'in Türkiye'sine çok mu yakışıyordu bu durum?
19- 1999 depreminde, Bay Clinton'un; burnunu sıkan Erkan bebeğin hatırına, "acaba biraz daha fazla yardım yapar mı?" diye avucunu ovuşturan, anlı şanlı liderlerimiz bir masal kahramanı mıydı?
20- PKK; AK Parti öncesi "pamuk şekeri" mi dağıtıyordu?
- İçerde ve dışarda, PKK üzerinden siyasi ve ekonomik rant sağlayan yüzlerce yapı varken, neden hedefe hep çözüm sürecini koyuyorsunuz?
Hadi diyelim yanlıştı ve yürütülemedi!
Neden "birlikte salladıkçılara", "canlı bomba cesedi sevicilere" tek laf etmiyorsunuz?
21- Aslında maliyeti 1 Milyar dolar olan tank modernizasyonu ihalesi, 19 Milyar'a İsrail'e verilirken, neden hiç vicdan yapmadınız?
22- Batı seni inim inim inletip, yüksek faizlerle sömürürken; Kemalist-Sosyalist damarın neden hiç kabarmadı?
Aynı batı, faiz gelirleri azalıp, çıkarları zarar gördüğü için Liderimiz Tayyip Bey'i istenmeyen adam ilan edince, niye kabarıyor bu damarın?
23- Eğitim, Sağlık, Ulaşım, Milli Savunma gibi çok temel konularda, Atatürk'ün hedeflerini gıpta edilecek ölçüde yapan ve yapmaya devam eden Ak Parti, Atatürk düşmanı, sende ilericisin öyle mi?
24- Morg kapılarında cenaze almak için, yada hasta ananı-babanı taburcu edebilmek için, torpil peşinde koşmak, insan haklarının hangi kitabında yazıyordu?
Hastane borcundan hiç icraya gittin mi?
25- Ev sahibi olmak için piyango, araba sahibi olmak için mucize beklerken, tarifeli uçakla bile, seyahat etmeyi rüyamızda görmüyor muyduk?
26- Doktorlar uzaylı, halk hamam böceği muamelesi görürken, doktor yüzümüze baksın diye özel muayenelerde ütülmek(!), sosyal devlete çok mu yakışıyordu?
27- Sağlam gidenin hasta çıktığı, hasta gidenin Allah'a emanet olduğu leş kokulu hastanelere, hiç yolun düşmedi mi?
28- Batı Konsolosluklarında Türk olmak, aşağılanma ve alay konusu iken, ekmek parası için en pis işlerde çalıştırılan insanlarımız için neden milliyetçi, eşitlikçi nutuklar atmadın?
29- Başörtüsü tezgahı ile bir neslin hayalleri çalınırken, ikna odalarında psikolojik işkenceye maruz kalırken, neden laik değildin?
30- Yaşam tarzı safsatası, bir siyonizm tuzağı olduğu halde, bununla ilgili tek bir somut örnek verecek halin yokken, kimse senin ne yaptığınla ilgilenmiyorken, nedir bu "şeriat gelecek algısı" aymazlığın?
31- Tüm iç ve dış düşmanlar ittifak halinde dalga dalga gelirken, Tayyip gitsin diye her türlü senaryoyu ortaya koyarken, senin derdin nedir?
32- Kurtuluş Savaşından beri, ilk defa toprak bütünlüğünü korumak için, sınır ötesi operasyon yapıp bütün dünyaya meydan okuyan ve Misak-ı Milli sınırlarını genişleten bir başka lider geldiyse bu memlekete, söyleyin biz de bilelim.
33- Kamuoyunu ikna edecek, herhangi bir konuda,
Ak Parti öncesi "şu daha iyiydi" diyeceğiniz  bir veri var mı ?
Bu talihsiz açıklamayı yapan arkadaşa soruyorum. Gerçekleri çarpıtmak, geninizde mi var, yoksa hitap ettiğiniz kitle, siz ne söyleseniz kabulleniyor mu?
Gerçekleri çarpıtarak ve özellikle Ak Parti İktidarı döneminde yapılanları gizleyerek, bu milleti hakir görmenize asla müsaade etmeyeceğiz.

 

Atatürkçü Düşünce Derneği, 1950 den bu yana yapılan yanlış uygulamalar ile neyi kastediyor.
Çok ilginçtir ki, tüm ADD Şubeleri her yıl aynı şeyi tekrar ediyorlar. Ne oldu 1950'de.

1950 yılında ülkemiz, ilk defa gizli oy-açık tasnif seçim sistemine geçiş yaptı.
1950'ye kadar, açık oy gizli tasnif yapılıyordu. Yani millet oyunun verirken, herkese göstermek zorundaydı. Sayılırken de, kimsenin denetiminde-gözetiminde olmayan, antidemokratik bir anlayış ile seçim yapılmaktaydı.

Bu açıklamadan da anlaşılıyor ki, ADD 1950 yılından önceki sisteme dönmek istiyor.
Feveran edercesine diktatörlük ile Cumhurbaşkanımızı suçlamaya çalışıyorlar. Ama kendileri, diktatörlükten daha beter bir sistemi özlüyorlar. Oysa ki Milletimiz,Ak Parti iktidarına kadar olan süreçte, hiç bu kadar özgür olmamış ve kendini güvende hissetmemiştir.
Çünkü biliyorlar ki halk onları 1950 yılında sandığa gömdü. Gömüldükleri yerden çıkamıyorlar.
Gözlemlediğimiz kadarıyla,  ADD Şubelerinin bir çoğunda, açıklamalar hep aynı. Her yıl aynı şeyleri yazmışlar. Ama en dikkat edilen kısmı, 1950 'den sonrasını belirtmeleri. Tek karın ağrıları, 1950'den sonra seçim sisteminin değişmesiyle, iktidarı kaybetmiş olmaları. Atatürkçü Düşünce Derneği'nde şu anda hüküm süren zihniyet, Atatürk'ten ne kadar uzak olduğunu bir kez daha göstermiştir. İfade etmek isterim ki, bu milletin kendi seçtiği kişiye karşı bağlılık besleyenleri, küçük düşürmektir.  Antidemokratik bir algı çabasıdır. Çok net söylüyorum. Kendi zihinleriyle ve kendi zekalarıyla, akıllarıyla beraber antidemokratik algı operasyonu yapıyorlar. Bu Millete inançsızlıktır, demokrasiye olan sadakatsizliktir ve millete olan güvensizliktir. ADD'nin paylaşımı, Atatürk değerlerine zarar veriyor.
"1950 yılından buyana yapılan yanlış uygulamalar, özellikle son 20 yıllık dönemde siyasi iktidarların Atatürk’ün kurmuş olduğu cumhuriyet yönetiminden uzaklaşmaları, onun ilkelerine karşı kindar yaklaşımları ülke içerisinde huzur ve güveni yıpratmış. Devletin kurumlarında liyakat sistemini bozmuştur" diye açıklama yapan bir zihniyet ancak köhnemiş bir zihniyettir. Kendini üstün gören, milleti anlamaz kabul eden bir anlayıştır.

Atatürkçü Düşünce Derneği'nde şu anda hüküm süren zihniyetin, Atatürk'ten ne kadar uzak olduğunu bir kez daha göstermiştir. Onlar Atatürk'ün hatırasına, Atatürk'ün eserlerine sahip çıkmak yerine, Atatürk'ün koyduğu anayasayı ortadan kaldırdı. 27 Mayıs darbesi. Bizim anayasamız o zamana kadar 1924 anayasasıydı. Darbeyle yerine, darbecilerin yazdığı 1961 Anayasası geldi. Onun öncüleri, Atatürk'ün döneminde Atatürk'ün vekili ve çalışma arkadaşı olan Menderes ve arkadaşlarını asarken, öte yandan da, Atatürk'ün Türkiye'ye armağan ettiği 1924 anayasasını da çöpe atmışlardır. Atatürk adına, Atatürk'ün iradesi dışında yeni bir Atatürkçülük vaaz etmişlerdir. Dolayısıyla darbeyi yapanlar, en büyük kötülüğü, Atatürk ve hatırasına yapmışlardır. Ama kendilerini meşru göstermek için de, Atatürk ve hatırasını istismar etmekten çekinmemişlerdir. Atatürkçü Düşünce Derneği'nin Kumluca Temsilcisi olan arkadaş, bu yaptığı büyük hatayla, kendi gerçek kimliğini ortaya koymuştur.
Atatürkçü Düşünce Derneği'nin (ADD), yerel bir gazetenin sosyal medya hesabından  yaptığı paylaşımını "çok talihsiz bir açıklama" olarak değerlendiriyoruz. Kanaatimizce, isminin arkasına saklanarak, Atatürk'e en büyük zararı da, siz veriyorsunuz. Atatürk'le ilgili bir dernek gibi değil, İktidar düşmanı bir muhalefet partisi gibi söylemler yapmaktan uzak durun. 1950 öncesini bu Millet çok iyi biliyor, boşu boşuna ağzını yorma. Milletimiz kazancının çoğunu devlete verdiği halde, yamalı elbise giyiyor ve inancının gereğini yerine getiremiyordu. Gizli gizli dinini öğreniyor, mabedleri ahıra çevriliyor, kutsal kitabı toplatılıyordu. Siz hangi özgürlükten bahsediyorsunuz. Sanırım  azınlığa tanıdığınız özgürlüğü kastediyorsunuz. Çağdaş dünya görüşü,kısıtlı bir zümreye uygulanmamalı, hiç bir vatandaşımız dışlanmamalı, insanların kılık kıyafetiyle uğraşmamalı, herkese - her alanda özgürlük olarak uygulanmalı. Bahsedilenin aksine, bütün kanunlar Meclis tarafından yapılmakta, eğitimde Çağdaş demokratik anlayışın  bir dönem uygulanan katsayı ile mi olacağını, Milli Ekonomi diye, İMF'ye bağımlı bir ekonomi modelini mi öneriyorsunuz, sormak istiyoruz.
"10 Kasım'ın yıl dönümünde yapılan bu paylaşım, Milletimizin hür iradesine saygısızlıktır.
Kamuoyuna saygı ile duyururuz. Takdir Yüce Milletimizin".
Mehmet ALPTEKİN / KUMLUCA

 






FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KUMLUCA Haberleri

ÇOK OKUNAN HABERLER
SON YORUMLANANLAR
YUKARI